Eleştiri
Deepwater Horizon
| B+ |
Felaket pornosu olarak nitelendirilebilecek Deepwater Horizon, yönetmen koltuğundaki Peter Berg’ün başrole daha evvel birlikte çalıştığı Mark Wahlberg’ü getirdiği (hayır hayır yapımcı olmasıyla hiiiiç alakası yok), 2010 yılında Meksika Körfezi’nde gerçekleşmiş elim bir petrol kazasını anlatıyor. Tabii ki de hayatlarını yitireceğini bildiğiniz insanları daha da melekleştirmek üzere başlangıçta attığı birkaç ucuz adım, klasik Amerikan kahramanlarına öykündüğü anlar var. Mark Wahlberg’ün canlandırdığı karakterin mükemmel baba ve Kate Hudson’a emanet edilen “dul olmaya aday eş” portresi Eastwood/Spielberg filmlerindeki tanıdık “Kadının yeri evidir. Kocası için endişelenmekten başka görevi yoktur. Koca da o evin temelidir. Ataerkillik hedefimizdir, ileri!” ekolünde. Fakat… Deepwater Horizon, Michael Bay tarafından yapılmamış çok çok iyi bir Michael Bay filmi gibi. Parasının tamamını ses ve görsel efektlere dayayan stüdyoya ek olarak senaryoda da kimseyi resmi bir kahraman ilan etmeden herkesi yaralamaya meyil var. Felaket anında çelik gibi sinirleriyle bir nevi seyirciye de dayanak olan Wahlberg filmin sonunda kırılıp parçalarına ayrılıyor ve yere kapaklanıp yaşadığı şokun acısını rötarlı da olsa yaşıyor. Amerikan filmlerinden beklemediğimiz bir manevra kanayan Supermanler’in zayıf anını göstermek. Keşkeler yok değil. O dinozor dişinin en üst sıraya konduğu bir liste yapılabilir. Ama işte birileri de bu işleri yapıyor, filler çimenleri böyle eziyor demekle meşgul tüm kaos sırasında. Robotlaşmamış karakterleriyle Peter Berg’ün kurduğu dengeye anca şapka çıkarılır. Dilerim cehennemi dünyaya indiren Deepwater Horizon ateş düşürdüğü hanelerle boğazınızı düğümlediği gibi yaptığı jonklörlükle de takdirinizi toplar. Benzerlerine örnek olması dileğiyle…