Takip et

Eleştiri

Nocturnal Animals

tarihinde yayınlandı.

Yönetmen: Tom Ford

Yönetmen: Tom Ford | Oyuncular: Amy Adams, Jake Gyllenhaal, Michael Shannon, Aaron Taylor-Johnson, Armie Hammer, Laura Linney, Isla Fisher, Ellie Bamber, Andrea Riseborough, Michael Sheen, Karl Glusman, Robert Aramayo, Graham Beckel, India Menuez, Zawe Ashton, Jena Malone, Kristin Bauer van Straten | Senaryo: Tom Ford (uyarlama), Austin Wright (roman) | 116 dakika | Drama, Gerilim

| C |


nocturnal_animals_ver5A Single Man’de Christopher Isherwood’un değil okumaya, dokunmaya dahi kıyamadığımız romanını alıp dünyanın sekizinci harikası yapan bir adam Tom Ford. İlk filmindeki titiz işçiliğinin izi kreatif direktörüyken Gucci’de, Yves Saint Laurent’da çıkardığı koleksiyonlarda, pazara girdiği ilk yılda kendi adıyla oluşturduğu erkek giyim markasının bir anda dünya devine dönüşmesinde gizli. Kısa zamanda kariyerine sığdırdıklarıyla dudak uçuklatan yaratıcı bir zekaya Nocturnal Animals hiç ama hiç yakışmıyor. Tüketilmekten pestile dönmüş ruhu katil, kötülük için kötülük yapan karakteri bir kenara; iğnelemelerini en sanat, en isteri kokan yollarla yerine getiren medeniyet görmüş iyi giyimli karakterleri diğer tarafa aldığınızda kulağa çalınan tek ses, senaryonun boşluklarına vuran rüzgarın uğultusu. Ticari düşünen bir adam olduğunu her fırsatta dile getirmiş, ait olduğu yüksek sosyetenin içerisinde dahi giyinmeyi sınıf atlamak için kullanan ulaşılabilir zenginlerin ne istediğini uzaktan bakıp çözmüş bir adam demek ki arzu edince sanatın bir başka koluna atlayıp aynı formülü kulağını ters tutup yazabiliyor ve üzerine de iyi mobilya, iyi kılık kıyafet, iyi manzara eklerse birilerini tuzağa düşebiliyormuş. Yapaylığı çok uzaklarda değil iç geçirmelerde, sert zemine çarpan obje sesinde aramak lazım. Aaron Taylor-Johnson’ın zorlama performansı, Amy Adams’ın fazla prova edilmiş doğuştan araflı kadın portresi ve Jake Gyllenhaal’un sözde en büyük travmasında bile seyirciyi inandıramamasıyla öyle bir kargaşa çıkıyor ki ortaya kralı gelse 16 dakikalık manasız otoyol sahnesini sıfırdan çekip bile kurtaramaz. Bu filme fazla olduğunu her fırsatta hissettiren Michael Shannon bile üzüm sirkesi kokan bir masada, dostlar meclisinde yazılmış gibi duran senaryonun hakikatini kaybetmiş diyaloglarını dillendirmek istemiyor. Ah bir kendiyle alay edebilse neler var halbuki malzemede. Tom Ford’un vizyonu Cannes’dan arka arkaya birkaç kere tokat yemiş Nicolas Winding Refn sindirilmişliği istiyor, başka bir şey değil. Altı doldurulamamış, yönetmenin büyük numaralar becerdiğini seyirciye kanıtlarsa kendi de inanacakmış gibi davrandığı, her yarım saatte “Nocturnal Animals’ın önceki bölümlerinde…” diye dış sesin gelmesini beklediğimiz bir mizansenin yapıştırıldığı oldukça hissiz, iki saatlik uzun bir moda evi reklamı gibi Nocturnal Animals. Referansı da Stanley Kubrick, David Lynch ya da Alfred Hitchcock değil sanki. Tom Ford biraz Coco Chanel’e, John Galliano’ya uğruyor. Ah bir de dersimize çalışsak, her söze aldanmasak ne de güzel olacak öyle değil mi? Fazla estetikten dem vuran, teknolojinin hayatımızı işgal edişini iphone ekranı kırıp kumandayı çalıştıramayan seküler kadın karakteriyle anlatıp mutfağa buzdolabı tipli elektronik şarap mahzeni koyan bir filme hem de…

Devamını oku
3 Comments

3 Comments

  1. Gözen

    10 Ocak 2017 at 19:45

    Oscar boy Umur bey siz bu filmin metaforlarını çözmeden önce mi yazdınız bu yazıyı?

    • Umur

      10 Ocak 2017 at 19:48

      Nocturnal Animals’ın çift zamanlı, dolapta fazla beklemiş intikam soslu hikayesine metaforlu demek metafora hakaret bence Gözen hanım.

  2. Ayça

    26 Ocak 2017 at 16:01

    Film zevkinizi diğer filmlere yaptığınız yorumları okuyarak beğensem de bu film hakkındaki yorumlara katılmıyorum. Düşündükçe daha anlaşılır bir yapısı var ve metafor var yok denemez. Ne olursa olsun akılda kalan ve izlerken gerilimi yaşatan bir film bu kadar kötü eleştiriyi hak etmiyor.

Yorum yazın...

Oscar Boy sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin