Eleştiri
Deadpool 2
Ryan Reynolds’ın hiç dirilmese umursamayacağımız kariyerini küllerinden doğurup, en azından basın turundan izlemeye değecek tonla video sağmayı başaran Deadpool perdedeki macerasına ikinci filmiyle devam ediyor. Franchise ceplerini yaz başında gösterime girerek çoktan doldurdu; ama bana konuşma sırası yeni geldi. Devasa bir şaka makinesi olarak kategorize edilebilecek çığırtkan süper kahramanımızın 2018 model koşturmacasında yine popüler kültürü oyun alanı bellemiş bir metin var. Yalnız anti kahramanlığın sınırlarında oyun oynarken bir üst lige çıkabilmek için esas oğlanına yeni sorunlar modifiye ediyor Deadpool 2. Hayatının anlamı, gerçek aşkı trajik bir şekilde elinden alınıyor ve bu acı deneyimin ardından da ona kol kanat geren, dilinden düşürmediği X-Men ailesi oluyor. Sonrasında ise epeyce uğraştığı klasik bir DC keşmekeşine öykünmesini izliyoruz. Birbiriyle alakasız tonla özelliğe sahip onlarca süper kahraman, filmin kendince açıkladığı sebeplerden karşı karşıya gelince taş taş üstünde kalmayacak, intikam ve suçluluk sosuyla pekiştirilmiş karşılaşmaların tarafları oluyor. Bu sefer Josh Brolin’in zaman büken yarı kötü adamı ve Julian Dennison’ın Looper bozması “Bu veletin travmaları başımıza iş açacak.” bacaksız gangsteriyle intihara meyil etmiş Deadpool’u umutsuzluklardan koparan yeni muhatapları mevcut. Fakat ölümsüzlük çeşmesinden suyunu içmiş, paket paket kokainin talep ettiği uykuyu temin etmediği dünyasında, bu modern yemler bile dramatik etki yaratamıyor. Filmin jeneriğine kondurulan ve ayrıca bir video klip ile de yeşillendiren Celine Dion şarkısı gibi Deadpool 2: Parodinin parodisinin parodisinin parodisinin parodisi. Selam çakmaktan ziyade hareket çekip, kaba etiyle geceye gündüz olan ana karakterimizin tasması çözülmüş saldırganlığında öfke ruh eşini kaybetmesiyle bile alakalı değil. Eğer perdeye/ekrana dikkatli bakarsanız Reynolds’ın gözlerinde dönen dolar işaretlerini görebiliyorsunuz. Belli ki hedef kitlenin zayıf noktaları çözülmüş ve bu taban üzerinden yerli yersiz tonla espriyle yüzde yüz hadsiz, kıvrak zekâlı, ağzı iş yapan, günün politik ikliminde de parmağını havaya tutup rüzgârın hangi yönden estiğini çözen şiddet bağımlısı muğlak yiğite kamera hareketi bol, referans pornosu yaratılmış. Burada bir sıkıntı var mı? Hayır. Fakat gösterişçi, bakın neler biliyorum ben mizahında aksiyon parçasının nefes alacak yeri kalmıyor. Biraz çenesini kapatsın, sahneyi başkalarına bıraksın ya da ciddileşsin isyanı da değil bu. Ne de olsa hamuru çoktan yoğurulmuş bir çizgi roman ganimeti var ortada. Ancak ara ara bu kadar suratımıza boşalmasa keşke demekten de kendimi alamadım. Zaten yüksek enerjine eşlik edebileceklerin belirli bir pop kültür barajını aşmış olduğu gerçeği ortadayken zorlama maskaralığın pek tadı olmuyor. Yine de pek çok DC ve ne kadar yakışıklıyım ama üzerinden şakalaşan Marvel çöpüne kıyasla skeç üstüne skeç parçalayan formülünün, karın doyuran birkaç atıf da sağolsun, sürükleyiciliği bölmediğine inanıyorum. Bir dahakine senaryo sürecinde küçük beyaz torbaları ve mini mini mavileri, yeşilleri, sarıları, pembeleri de bir kenara kaldırırlarsa ipin ucunu kaçırmış sersemliği hakkında da iyi konuşacağıma söz veriyorum.
MVP: Megamind > Deadpool 2