Eleştiri
Game Night
Televizyonda komedi altın çağını yaşasa da beyazperdede büyük bir duraklama dönemine giriş yaptık ne yazık ki. Takvim yılına bir adet kalbur üstü güldürü sığdırdığımızda şükrediyoruz artık. Yalnız birkaç yerde adını duyup Critics Choice’tan gelen adaylıkları da görünce başına oturduğum Game Night, taze bir nefes oldu. Janrın kurak geçen yıllarına meydan okumak üzere, stüdyo sisteminin vaat edip de gerçekleştiremediği iyi vakit geçirme sözünü sonuna kadar yerine getiren ana akım bir eğlence treni var karşımızda. Başından sonuna değin, gerçeklerden kaçma kültürünün bir parçası olarak günümüz insanının hayatına yerleştirdiği oyun gecesiyle seyircisini de sürekli tuzağa düşürmeye çalışıyor. Zorlama U dönüşlerinin sonu hep aydınlık. Çünkü sürpriz üzerine sürpriz konduran senaryosunda ilelebet samimiyet ve saf güldürme çabası hâkim. Dolaylı olarak seyircisinden tek istediği başını Jason Bateman ve Rachel McAdams’ın çektiği arkadaş grubuna dahil olmanız, çok da kafanıza takmanızı gerektirmeyecek gizemi de şöyle göz ucuyla olsa bile takip etmeniz. Kaldı ki Game Night anlattığı kargaşanın tüm ayrıntılarını önünüze serip klişe öykümüzü çözmekle uğraşmayın, siz sadece gülmenize bakın diyor. Çifter çifter ayırdığı ana kadrosunu birbirinden keyifli maceralara tabi tutarken birazcık doğaçlamadan da beslenen oyuncularıyla türün eski örneklerini hatırlatan, fakat günümüzün mizahıyla tatlandırılmış, neşeli ve hoşça vakit geçirten bir ürün çıkartıyor ortaya. Buradan da şu sonuca vardım, demek ki komedinin “ucuz” hissettirmeyen bir yorumu da olabiliyormuş. Seyircisini aptal yerine koymamak için kendini ciddiye almaktan kaçınan bir film olmaya heves edince hele, o dürüstlük izleyiciye de aksedebiliyormuş, öyle değil mi Hollywood? Senaryodaki iyi tasarlanmış iskeleti efektif bir şekilde süslemesine hakkını teslim ettikten sonra bir de kadroya teşekkürlerimizi iletmek gerekiyor elbette. Sıra dışı sayılabilecek eşleşmesinin haricinde yan roller de komedi zamanlaması yerinde olan oyunculara dağıtılmış. Bu nedenle Game Night saat gibi işlemekle kalmıyor, acaba bu ekip tekrar bir araya gelse aynı zevkle bir serüven daha izler miyiz diye düşündürüyor. İlle de Sophie’nin seçimi oynayacaksak eğer ben hepsini farklı bir kampa yollayıp yanıma Jesse Plemons’ı alırım zırlamadan. Canlandırdığı karakterlerle arıza kelimesine yepyeni anlamlar kazandıran Plemons, burada da standartların dışında bir adama can vermiş. Oyununun bu seneki en iyi komedi performansları arasında sayılması ise mübalağa ile parçalayabileceği her anın tadını çıkarmaya çalışmasından olsa gerek. Keşke bu rolün başarılı aktör ile buluşmasından yararlanılıp, kariyerinin başından beri döne dolana aynı sıkıcı adamı oynayan Jason Bateman’dan biraz sahne çalınsaymış. Neyse efendim, türler arası valsinde büyük bir rahatlıkla haklı motivasyonlarının peşine düşen bir kahkaha makinesi izlemek isteyen varsa, önden buyursun. Dev endüstrinin benzer içtenlikte partilere bütçe vermesini dileyerek, kafasını dağıtacak bir film arayanlara bir nebze de olsa yardım edebildiğimi umuyorum.
Fesat Mukayese: Game Night > Yakın tarihten delice övülen başka bir komedi de bulamadım ki… Crazy Rich Asians mı desem?