Keyfî Drag Race Tekrarı: Tarihin En Kötü Finali

RuPaul’s Drag Race All Stars 4 bittiği için sevinelim mi, bizi bu kadar kötü bir finale maruz bırakanlara küfür mü edelim karar veremiyorum. Sevmelere doyamadığımız realite şovu, VH1 gibi herkesin daha kolay ulaşabildiği bir kanala transfer olduğu günden beri popüler olanı otomatik olarak aşağılayan o nesli tükenememiş kesim tarafından yerden yere vuruluyordu. Hep aynı şeyi savundum, yine aynısını savunacağım: Drag Race kabul etsek de etmesek de bir şekilde LGBTQI+ kalabalığının bir parçası olduğunu fark etmeyenlere yardım eli gibi. Kendi klanını arayanlara ve hatta aradığının da farkında olmayanlara kucak açan, üstelik bunu artık popüler kültürün bir parçası hâline gelmiş bir şekilde sadece yarışma üzerinden değil türlü mecralardan da pozitif mesajlarla duyuran bir platform. Dolayısıyla finale kalanlar arasından hangisinin daha çok Instagram takipçisi var bakayım diye karar verseler bile desteğimi sürdüreceğim.

Ancak All Stars 4 tam anlamıyla bir fiyaskoydu, buna katılıyorum. Yarışmayı tek kalemde silip atacak kadar olmasa da. BenDeLaCreme’in minicik yeteneğine karşılık devasa egosuyla terk ederek favorisiz bıraktığı, Shangela’nın da sezondaki diğer kızlar yüzünden finale taşınmadığı All Stars 3’teki “sözde” skandalın ardından vurdusu kırdısı daha az bir seri izleriz diye bekliyordum ben. RuPaul biliyorsunuz ki artık belli bir hayran kitlesine ulaşmış kızlarını kendi elemiyor bu formatta. Neden? Çünkü eline kan bulaşır korkusu var. Kirli işlerini yaptırdığı yarışmacıları da sağolsun bugüne kadar olabildiğince adil davranmaya özen gösterdi. Ta ki Naomi Smalls’un sütyeninden Manila Luzon yazılı ruj çıkana kadar. Kabul edelim, Top 6’nın bir hafta daha Top 6 kalması, sonra Top 7’ye çıkması, tekrardan Top 6’ya dönüşü derken epey yorulmuştuk o dönemeçte. Bir de üzerine yarışmadaki mutlak galibi kaybedince meşrubatımızın gazı kaçtı.

Sonrasında ne yaparlarsa yapsınlar toparlayamayacaklardı zaten, o yüzden çok da kafalarına kakamıyorum bu dörtlüyü. Valentina kendi hayal âleminden çıkamadı. Latrice adına yakışır bir performans göstermedi. Manila da yavrum, aşırı iyi bir yarışçı olmasının gazabına uğradı. Hem de kendine finalde yer açmak isteyen, sezonda hep belli bir standartın üzerinde performans göstermesine rağmen berbat seçimlerle kafamızı karıştıran jürinin tercihleri yüzünden sanki çok da iyi değilmiş gibi lanse edilen bir queen tarafından. O yüzden bu konuda çok gevezelik yapamayacağım. Naomi’ye hem kızgınım, hem de hayranım. Hani şöyle ağzımın tadıyla nefret edebilsem rahat olacak. Ancak onu da yapamıyorum. Çünkü motivasyonları ayan beyan ortada ve yazılı olmayan bir kuralı çiğneyip çok daha büyük dramaların da önünü açtı.

Burada ben yine yapımcılara döneceğim. All Stars 3 ya da 4 kastına saldıracağım da düşünülmesin. Çok az yetenek var, neden yine All Stars yapıyorsunuz demenin anlamı da yok. Neticede adamlar hayvan gibi para kazanmaya başladı ve işe ticari yaklaşıp olabildiğince sütünü sağıyorlar bu franchise’ın. Project Runway senede iki sezon çıkarıyor da, RPDR niye dursun. Bak şimdi Birleşik Krallık versiyonu da geliyor, açtık bacaklarımızı bekliyoruz. Tohumlama yetkisi sizde! Fakat bu lip sync for your legacy fecaati RPDR’ı kendi olmaktan çıkarıp Survivor’a çevirdi. Bizim hayran kitlesi olarak en sevdiğimiz şey ne? İçlerindeki en yeteneklinin, en karnesi düzgünün tacı kapması değil mi? Dans etsin, rol yapsın, taklit yeteneği güçlü olsun, iyi giyinsin, krizle baş edebilsin, bir karakter göstersin, cesaretinin kokusu burnumuza gelsin. Ama alakasız, bambaşka mücadelelerin sahnelendiği, yarışmacıların bile bu psikoloji altında mavi ekran verdiği bir enkazla boğuşuyoruz ikidir. Ormanın ortasına bir anda bırakılan All Stars 2 (Season 5: Part II) kızları işin üstesinden gelmişti, ama sonrakiler pek iyi idaremedi sanki bu tatsız twisti.

Şikayetlerimi bir kenara yazdım, hadi o tamam. Yahu siz her finalde alternatif çekimler yapıyorsunuz, artık bunu hepimiz biliyoruz. Ama bu son dakikada karar verilmiş iki adet galip olayı nedir? RuPaul’un muhtemelen geçen hafta stüdyoya girip kaydettiği anonslar, Trinity ile Monet’nin tek bir sahnede dahi ellerinde asa, kafalarında taç ile gözükmediği gerçekliği kim yiyecek? Siz flu filtrenizle Logo’nun sidikli stüdyolarında kot pantolon giyen insanları yarıştırmıyorsunuz ki artık. Etkisi giderek azalan realite yarışma programları arasında bugün ile ilişkilendirebilir tek evren sizinkisi. Fanlarınıza bu finali nasıl uygun görebilirsiniz aklım almıyor. İyi ki bir gece önce Reddit’te dolaşırken spoiler yemişim. Eğer keyifle başına oturduğumda bu rezaleti tatsaydım tepkim çok daha büyük olurdu.

Bölümün ve Read U Wrote U haricinde pek bir numarası olmayan Top 4 rap mücadelelerinin en en en kötüsünün de bir yorumunu yapmak gerek, ama vallahi değmez. Ben sadece son dakikada acaba Monet mi kazansa dedim içimden. Çünkü Trinity’nin yazdığı sözler, Roxxxy Andrews’u yanında Adele eyleyecek kadar rezaletti. Önce bir posta dinledim, kulaklarım kanadı. Pamuklarla kanamayı durdurduktan sonra ikinci postada sesini kapayarak altyazılı açtım ve anlamlandırmaya çalıştım. Bu da yetmeyince karnıma yaşadığım utançtan giren kramplar için 1-2 hap içip tekrar başına oturdum, yine olmadı. Hele o danstaki kostümü… Hani birine yemek götürürken tabağın üstü alüminyum folyodan yapılan kuğu ile kapatılır ya, o bile daha toot gözümde.

Şöyle de bir iddiam var benim ayrıca. Zamanında Shea Coulee’nin hakkını yediği için Sasha Velour’a çok sinirlenmiştim, ama şimdi geriye dönüp bakınca finaldeki lip sync’i pek keyifli geliyor bana. Ancak karakterini pek boş bulduğumdan en kötü kazanan sıfatına layık gördüğüm Sasha’yı artık azad edebilirim. Yerini Trinity the Tuck ve Monet X Change aldı. Hangisi daha yeteneksiz karar veremiyorum. Birinin sermayesi var, içi boş. Diğerinin de oradan buradan çalınmış esprileri var, kalanı nahoş. C.U.N.T. tanımının tek bir hânesini bile dolduramayan bu ikiliyi Hall of Fame’in karanlığına bırakıyorum artık. 11. sezon gelsin ve ağzımızdan bu çirkin tadı alsın. Tamamı yeni (Eureka da yok allahıma şükür) kızlarla tek bir spoiler dahi yemediğim (hatta bu konuda epey çaba gösterdim) seriyi hüp diye içime çekmek istiyorum. Hadi canım twinklerim, zaddylerim, bearlarım, cublarım, haftaya görüşürüz!

Keyfî Drag Race Tekrarı – Untucked

• Alaska, Chad Michaels ve Trixie Mattel üçlüsündeki karizmanın onda birinin bile son ikide olmamasını ne yapacağız? Yalnız alternatif bir gerçeklikte Monique Heart ile Naomi Smalls azıcık daha iyi performans göstermiş olsa bu finale çok bozulmazdım. Manila ve Valentina için yine de üzülüp yutkunurdum bir güzel.
• TEAM KATYA!
• Trinity’nin dizelerini asla aşamayacağım. Hırsım geçsin diye şu en kötüden iyiye queenler sıralamamı güncelleyip tekrar yayımlarım haftaya muhtemelen.
• Michelle Visage’ın artık RuPaul’dan bile daha iyi makyaj yaptığını ve çok daha şık giyindiğini kabul etme zamanımız gelmedi mi? O da drag, bu da drag. Canım Michelle. KALP.
• Todrick Hall’u sevmek için çok uğraştım. RPDR fanları eziyor diye azıcık da korudum ama yok, boş herif boş.
• Carson ne de güzel özetledi sezonu. Tam quote için geri dönmedim bölüme ama hani Naomi’yi Manila’yı için affetmediğini söyledi ya. Very that.
• Ya bu arada çok tatlı bir kalabalık olmadık mı burada? Arada RPDR ile alakalı mesajlar alıyorum sizlerden. Vallahi bir sarılasım geldi bak!
• Final kostümlerinden de bir tek Naomi Smalls’a toot.
• YAHU SON LIP SYNC’İ BİLE MONET KAZANDI YUH YAHU YUH!
• Trinity’nin yeni çıkan videosuna da bakın bir ara. BER-BAT.