Takip et

Eleştiri

News of the World

tarihinde yayınlandı.

Yönetmen: Paul Greengrass | Oyuncular: Tom Hanks, Helena Zengel, Michael Covino, Fred Hechinger, Neil Sandilands, Thomas Francis Murphy, Mare Winningham, Elizabeth Marvel, Chukwudi Iwuji, Ray McKinnon, Bill Camp | Senaryo: Paul Greengrass, Luke Davies (uyarlama), Paulette Jiles (roman) | 118 dakika | Aksiyon, Drama, Macera

Her türlü teçhizatı çekme uzmanı Paul Greengrass’in kiralık yönetmen ünvanını Ang Lee’nin elinden almaya yanaştığı kariyeri, yepyeni bir Oscar yemi ile şenlenmiş bu yıl. Filmografisini aynı “iyi adam”ın varyasyonlarına adayan Tom Hanks ile Captain Phillips’ten sonra ilk kez bir araya gelen yönetmen, neden bilinmez, ayrıcalıklı ve beyaz kurtarıcı çevresinde dönen klasik western öykülerinden biri için kolları sıvamış. Steven Spielberg misali set tasarımını çekmeye özendiği, arkasına kötü bir metini görsel tatmin duygusuyla kamufle etmeye çalışan bir görüntü yönetmeninin el emeği göz nuru işçiliğini de alarak kotardığı News of the World isimli filmi son model enkazlardan bir diğeri. İç Savaş bittikten sonra henüz çatlamış ar damarlarını toparlayamamış bir Amerika manzarasını arkasına alarak, bütün yakınlarını kaybetmiş bir kız çocuğunu hayatta kalan akrabalarına ulaştırmak üzere kahramanlığa soyunan bir veteranı konu alıyor bu kötü ana akım sinema örneği. Mantığın güneyde bir semt adı bile olamadığı hikâyede, hayatını savaşlarda görev alarak geçirmiş esas adamımızın köy köy dolaşarak gazete okuma misyonu, okuma yazma bilgisi üzerinden atanamamış bir üst sınıf temeline yatırılıyor ve aynı dili konuşmayan “yerli” fakat beyaz geçerliğine sahip kızımıza kol kanat germesinin ardına da çeşitli motivasyonlar sığdırılıyor. İsteyen dilediği gibi okumakta serbest bu ilişkiyi. Ancak ben çoktan taraflarını seçmiş bir ülkenin her şeyi siyah ve beyaz görmesinden yılmış bir anlatıcı kokusu aldım. Greengrass belli ki grinin tonlarını göstermek istiyor, ötekileştirenlerle ötekileri buluşturuyor. Yalnız şöyle bir sorunumuz var; yaptığı siyaset bu yüzyıla ait değil. United 93’te de sağı solu fark etmeksizin ecele hep birlikte yürüyoruz, bu vatan millet Sakarya türküsünü hep bir ağızdan söylemeliyiz diye bağıran beyimiz, News of the World’te de aynı mesajı laciverte boyayarak ısıtmış ve tekrardan önümüze koymuş. Bu sefer yıkılan bir ülkeyi tam merkezinden (!), Texas’tan kurmaya çalışıyor tabii. Neyse ki sözde kalplerimizi ısıtması gereken, üstenci ana karakterinin merhametini ihtiyaç duyduğumuz bir şeymiş gibi satarak elde etme çabası, bu göz devirten insanlık masalına Hollywood bizi asırlardır alıştırdığı için pek bir tesir yaratmıyor üzerimizde de hızlıca geçebiliyoruz. Yalnız yaş ortalaması yüksek kurumların, bitmek bilmeyen “Çocuklarım olmadan asla.”cı Aliye-vari Ardalı Ayşeli trajedilere zaafı malum. Dolayısıyla cepten oynaya oynaya yarım asır deviren Tom Hanks ve Systemcrasher’da da benzer bir kız çocuğunu tek tonda canlandırmasına karşın övgülere boğulan Helena Zengel’in uluslararası platformlarda ilgi görmesi beni şaşırtmaz. Kendini Oscar tuzakları konusunda eğitmiş bir izleyici olarak ben James Newton Howard’ın bu filmin var olmayan trajedisini katmerlendiren besteleri haricinde kucaklayacak bir şey bulamadım. Darısı kırmızı, mavi ve beyaz renklerin sarı, kahverengi ve beje çaldığı bu filmden etkilenme ihtimali bulunan herkesin başına…

Devamını oku
1 Comment

1 Comment

  1. Veysi

    30 Ocak 2021 at 20:51

    Beyaz kız yerine siyahi kız koysalardı öve öve bitiremezlerdi filmi o nedenle yorumlara katılmıyorum. Anne ve babanızla oturup izleyebileceğiniz on numara zaman geçirmelik filmdir efenim. Tom abimiz delikanlılığın kitabını yazmış bir adamdır.

Yorum yazın...

Oscar Boy sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin