Ru ru ru ru… RuPaul’s Drag Race, start your engines! RuPaul’s Drag Race, may the best woman best woman wiiiiiiiiiiin. Jeneriği yazının başına konduracak kadar düştüğüme göre,...
Bu sefer çok bekletmeyip Kanada’nın Drag Race’i için erkenden oturdum klavye başına. İlk haftaya nazaran herkes hakkında daha çok bilgi var bu sefer elimde. Meet the...
Drag Race formatının ulaştığı her ülkede, her mecrada lafa yetişen bir adet Umur, Tayland versiyonunu bile yorumlamadı diye dizlerini döverken Kanada’yı ıskalar mıydı sizce? Asla! Hayat...
Biraz nefeslenmeye, hayatımda olup biten her şeyi gözden geçirmeye ihtiyaç duyduğum günlerle sınanıyorum. Ama düştüğüm girdaptan da kurtulmak adına ipin ucunu kaçırdığım uyku saatlerimi fırsat bilerek...
Cuma gecesi yayınlanmasına karşın Whatcha Packin, Pit Stop, Reddit dalışı, arkadaşlarla dedikodusu derken yazısını çıkarması Pazar’a sarkan Drag Race’in bir bölümü daha tüm paket olarak mideye...
Netflix’in dünya üzerindeki bütün heteroseksüellerin beynini yıkayarak herkesi eşcinselleştirme, LGBT sayısını artırarak toplumun ahlakını bozma ve yozlaştırma çabalarıyla ilgili tonlarca gerzekçe fikir dinlediğimiz şu günlerde kimlik...
Ama ne gereksiz bölümdü be… Drag Race’in beşinci All Stars çıkarması Shea Couleé’nin sezonu olarak işlev görürken üçüncü haftasında öyle bir tökezledi ki kadroyla, seriyle ve...
12 Angry Men, Dog Day Afternoon ve Network gibi başyapıtların yönetmeni Sidney Lumet’in Amerika’daki siyah deneyimini The Wizard of Oz’u uyarlayarak ele alan, Diana Ross ile...
Canım Letterboxd ve keşif modu sağolsun birbirinden şahane kuir kısalar sıralamaya devam ediyorum. Dün sözde geyleri bir süreliğine askıya alıp LGBTQ+’nun diğer harflerine odaklanacaktım. Ama bunu...
Siyah sinemasının dünüyle bugünü arasında bir köprü arıyorsanız, seksenlerde sükse yapmış komedyenlerin elinde tuttuğu uzun bir dekattan sonra sinema salonlarını doldurma konusunda Tyler Perry’nin eline su...
Siyah sinemasına dalıp da asla es geçemeyeceğiniz birkaç durak var bence ele aldığınız filmin kalitesinden bağımsız olarak ve onlardan biri de hiç kuşkusuz Eddie Murphy. Saturday...
2010lu yıllardan kuir kısalar sağmaya özen gösterirken kadın merkezli anlatıların ne kadar az olduğunu fark edip deliriyorum. Galiba seçkinin bundan sonraki kısmını eşcinsel erkekler haricinde LGBTQ+...
Mother yüzünden Black Swan, Nocturnal Animals sebebiyle A Single Man ve (Malick’in) çektiği son üç beş kepazelik sağolsun The Tree of Life nasıl darbe yediyse gözümde...
En yakın heteroseksüel arkadaşa âşık olmalı bir kısa mı? Yok yok, kesinlikle kişisel deneyimlerden yola çıkarak paylaşmadım. Tamamen tesadüf! https://www.youtube.com/watch?v=6LCKgB5dsxo
Çok yapacak bir şeyim varmış gibi henüz izlediğim Killing Eve sezon finaliyle birlikte ben de “Evet, bu sezon Killing Eve’in zirvesiydi.” diyenler kervanına katıldım. Başladığı yerden...
Geçtiğimiz yıl Pride ayında ne kadar çalışkandıysam bu yıl da genel olarak sinemaya ve bloga olan ilgimi kaybettiğim için o kadar tembelim. Bir şekilde siyah hayatlara...
Bu sene Pride Boy’la alakalı olarak yeteri kadar aktif olmadığımın farkındayım blogta. Kısaları paylaşırken bile introlarla uğraşmıyor, çoğu zaman filmleri bile izlemiyorum. Ama bir geçiş dönemindeyim...
Ne diyorduk? Pride Boy, kısalar, kuir olmak, kimlik… Tamam o zaman durmak yok, aynen devam ediyoruz! Üzerine kafa yormadan, introsuz. Bu sene de böyle deneyelim.
Bir dakika, bir dakika… On ikinci sezonun güneşin batışına Kumbaya mırıldandığımız RuPaul’s Best Friend Race rutini sona mı erdi şimdi? En nihayetinde bunun bir realite şov...
Bugün biraz canımızı acıtalım bakalım. Azıcık duygularımızı sömürüyor mu diye sorduran Aban + Khorshid, sıradaki konuğumuz…