Bugün kendi koşturmacamda boğulduğum ama bu bölümü de es geçmek istemediğim için cepten yiyeceğim. İlk kısamızın yönetmeni Panini Kayır tarafından Yan Odadan Filmler dahilinde önerilmiş bir...
Blog tamamen Pride ve televizyonun esiri olduğu için araya filmlerden kopmadığımı belirtmek üzere bir yazı bırakayım istedim bugün. Gerçi Always Be My Maybe ne kadar doğru...
Daha önce uzun metrajlısını izleyip yazdığım 1985’i konuk ediyorum bugün. Yen Tan’ın filminin üzerimde yarattığı etkiyi geçen sezon boyunca tekrarlayıp durmuştum. Bir de Cory Michael Smith’li...
Pek sevdiğim BFI tarafından yapılmış Tüm Zamanların En İyi 30 LGBTQ+ Filmi listesini ziyaret ediyorum mübarek Pride ayı için, biliyorsunuz. Bugüne özel girizgâh yazıyor olmamın sebebi...
Bugün birkaç gün önce izlediğim ve seçkiye dahil edip etmesem mi diye uzun uzun düşündüğüm bir filmi koyuyorum önünüze. Epey kararsız kaldım çünkü teknik yetilerini takdir...
Bağımsız sinemanın kraliçesi Claire Denis’le gelgitli ilişkimin Beau travail buluşmasını (bu seçkideki pek çok yapım gibi) Yan Odadan Filmler bünyesinde yaşamıştım. İkinci kez üstünden geçme fırsatı...
Blogun varlığının esas sebebi ödül dağıtmak olduğu ve Haziran’a girdiğimizden vadesini tamamlayan geçmiş televizyon sezonu için kollarını sıvamak istediğimden elimdeki birikmiş, ama hakkında bir şeyler karalamadığım...
Bugün tembellik yapmayıp adam akıllı bir kısa buldum sizlere. Hakkında bir şey okumadan izlediğim için finali hazırlıksız yakaladı beni. Hem yeni jenerasyonun kuir bireylerine de hitap...
Jean-Luc Godard ile Stanley Kubrick’in bulunduğu besin zincirinde tam ikisinin arasına düşen Toshio Matsumoto, Japon Yeni Dalgası sırasında üretimde bulunmuş yönetmenlerden biri. Uzak Doğu kültürünün önemli...
HBO’nun kitleleri bir dizi bağımlılığından diğerine sürüklediği şu güzel “altın çağ”da sosyal medya tembellik yapıp hepsini kaçıranların sanki günah işliyormuşuz gibi biz iyi takipçilere saldırılarıyla dolup...