Oscar 2010
Günün şoku!
Bu sene Türkiye’nin Oscar aday adayı kim olur derken geçen günlerde Haber Türk gazetesinde Oscar aday adayı olabilecek 3 aday film açıklanmıştı.Ben aralarında bizi temsil etmesinden utanacağım bir film olmadığına sevinmiştim.Ama Güneşi Gördüm‘ün Türkiye’nin Oscar aday adayı olarak gittiğini öğrenince inanılmaz derecede bozuldum.Şimdiden söylüyorum, Güneşi Gördüm‘le temsil edileceğimizden dolayı utanç duyuyorum.Ekran karartmayı yönetmenlik bilen, yanlış şeyleri doğru olarak gösteren bir adamın filminin bizi temsil edeceğine inanamıyorum! Umutlanmazlar inşallah.Çünkü beklentim sıfır!
harun
25 Eylül 2009 at 20:39
hayırlı olsun öncelikle yeni sayfan. güneşi gördüm şok sayılır mı bilemem ama bu ödülle aynı cümlede adı geçmesi bile ona bahşedilmiş bir onurdur. geçen sene bu ödüle aday filmleri biliyoruz. bir tanesi bile kötü bir senaryodan çıkma değil. muhteşem senaryolardı. üstelik her birinin de kendisine ait ayırıcı özellikleri vardı.önceki senelerde kazananlar da farklı değildi. geçen sene 3 maymun ilk 9’a kadar girebildi, devamının gelmesi benim için sürpriz olurdu. cannes’da en iyi yönetmeni kazanmış bizim için geçen senenin en iyi türk filmi amerikada eleştirmenlerden 3/4 bir yıldız ortalaması almıştı. tüm bu istatistikler göz önüne alındığında güneşi gördüm elbette umut vaad etmiyor. oldukça kötü bir senaryo, ben nefret etmiştim.kötü bir senaryonun akademiden onay alması görmek istediğim son şey olur.3 maymun’dan daha iyi olmadığı da aşikar.tek artısı kendine ait bir şeyi vardı evet.arada kalmışlığı vs. anlatıyordu ki belki akademinin ilgisini bu şekilde çekebilir. ekran karartmaya gelince de bir adam hikayede zaman atlayışını daha nasıl gösterebilirdi diyerek seni bir düşünmeye itiyorum. yönetmenliğin ekran karartma ile ölçülendirilebilecek olduğunu sanmıyorum, daha çok filmin karakteri, yönetmenliğin sonucudur. teknik olarak da ekran karartmanın kötü bir şey olduğunu, bu filme yakışmadığını da düşünmüyorum. asıl sorunu başka yerlerde ararmak gerekir bu filmde.diğer 3 filmi bilmiyorum ama güneşi gördüm yerine öncelikle pazar: bir ticaret masalı diğer özellikleri bir yana ekonomik krizin olduğu bu dönemde hikayesiyle de önem kazanabilirdi ya da usta akademinin sevdiği dili dolayısıyla daha çok umut vaat ederdi. yazı uzadı biliyorum, sanki kendi blogum gibi oldu ama oscar boy kusuruma bakmaz umarım bir şeyi daha sorgulamak isterim. oscar aday adayını belirleyen komite siyasi bir organizasyon mudur. nedir? kimdir? örnekleri görmez mi adayını belirlerken, akademinin eğilimlerine göre karar almaz mı. bakanların milletvekillerinin çok beğendiği 3 kuruşluk senaryosuyla bu filmi akademiye göndermezdi aklı başında bir komite diye düşünüyorum. teşekkür ediyorum ve yazının uzunluğundan ötürü özür diliyorum bir kez daha.