TV Günlükleri 03.10-09.10

Geçtiğimiz hafta için televizyonun oldukça vasat bir hafta geçirdiği söylenebilir. Family Guy yoktu, The Good Wife bir türlü toparlayamadığı üçüncü sezonuna bir yeni zayıf bölüm daha ekledi. Parenthood‘un bu sezonki vasatlığından bahsetmek bile istemiyorum. Açıkçası geçen hafta yayınlanan takip ettiğim 18 proje arasından en iyi 5 seçmekde epey zorlandım. Haftaya The Walking Dead‘in ikinci sezonunun da başlamasıyla beraber daha hareketli birşeyler umuyorum. Bu arada iki haftadır listemde tek bir drama dizisinin yer almadığına da dikkat çekmekte yarar var.

#5: HUNG, take the cake or are you packıng?

Hung aslına bakarsanız çok da mükemmel bir bölümle karşımızda değildi. Yukarıda da bahsettiğim geçen hafta dizilerin çoğunluğunda zayıf bölümlerin yayınlanmasıyla alakalı bir durum. Ama tabi Lenore’un Tanya’nın müşterilerini çalmasıyla başlayan yeni jigolo mevzusu epey malzeme yaratacağa benziyor. Bu bölümde sonunda özgüvenini kazanmış olan Tanya ile baş düşmanı Lenore arasındaki kavga da görülmeye değerdi. Yalnız Thomas Jane‘in iyice monotonlaşan performansından şikayetçiyim. Hem karakterinin, hem de Thomas Jane‘in dinamiği her hafta çökmeye devam ediyor. Yine de seyirlikti. Geçen haftaki dizi çöplüğünde öne çıkan işlerden biriydi.
Spotlight: Jane Adams (Tanya Skagle)

#4: NEW GIRL, weddıng

New Girl için yayınlandığı ilk günden beri kötü diyorum, bilen biliyor. Zooey Deschanel‘in her projesinde canlandırdığı o saçma karakterden içime fenalık geldi. Burada da bitmek bilmeyen Deschanel klasiklerinden biriyle karşı karşıyayız. Ama kabul ediyorum, Wedding isimli son New Girl bölümü Schmidt ve Nick karakterlerine yazılmış yan hikayeler sebebiyle ilgimi çekti. Bir yandan da New Girl‘ün akıbetini How I Met Your Mother‘a benzetmeden edemiyorum. Sanki eğer uzun bir yayın hayatı olursa HIMYM gibi kendine has esprileri olan bir dizi haline dönüşecekmiş gibi geliyor. Yalnız Deschanel sınırlarını aşmayıp, anlamsız kemik çerçeveli gözlüğü olan kız olmaya devam ettikçe çok da büyük bir beklenti içerisine girmemekte yarar var.
Spotlight: Max Greenfield (Schmidt)

#3: MODERN FAMILY, door to door

Eric Stonestreet hakkında sayfalarca yazı yazabilirim. Modern Family‘deki Cam karakterinde öyle harikalar yaratıyor ki filmde kahkaha attığımız sahnelerin yarısı Stonestreet kaynaklı oluyor. Sorarım size, bu hafta Door to Door bölümünde Cam’in “Stella!” çığlıklarına kaçınız gülmedi? Gülmeyen varsa zaten şu an, şu dakika Oscar Boy’u terk etsin. Geçtiğimiz hafta da bölümün yıldızıydı, bu hafta da öyle. Stonestreet ikinci kez Emmy alırsa en çok ben sevineceğim sanırım. Bu arada üç haftadır aralıksız Modern Family‘nin listemde olduğunu eklemekte de yarar var.
Spotlight: Eric Stonestreet (Cameron Tucker)

#2: GLEE, asıan f

Biliyorum şimdi Glee bu listede olduğu için tepki alacağım, ama Glee severler beni anlayışla karşılayacaktır. Çünkü Glee uzun bir aradan sonra ilk kez güçlü bir bölümle karşımıza çıktı. Ne Gwyneth Paltrow‘lu bölümler kadar komikti, ne Original Song bölümü kadar yaratıcıydı, ne de Funeral kadar ağlattı. Ama Asian F özellikle dizinin geride kalan karakterlerinden Mike Chang ve Mercedes Jones’u ön plana çıkartarak Glee‘yi yine cazip hale getirdi. Evet, Idina Mendez‘in katılımıyla büyük ihtimalle oldukça sığ kavgalar ve yeniden bir araya gelişlerle tekrar tanık olacağız lakin Glee zor olanı başardı. Televizyonda müzikal yapıyorlar dile kolay. Tabi ben de eskisi kadar keyif almıyorum da yapılan iş hor görülecek gibi değil.
Spotlight: Amber Riley (Mercedes Jones)

#1: COMMUNITY, competıtıve ecology

Yine bu sezon hayal kırıklığı yaratan dizilerden biri… Community üçüncü sezonunun ilk iki bölümüyle hem hayranlarını hayal kırıklığına uğrattı, hem de reytinglerde battı. Dizinin son sezonu olacağı söylentileri dolanıyor. Ama Competitive Ecology bir kez daha Community‘nin televizyondaki en iyi komedi dizilerinden biri olduğunu kanıtladı. Herkese hitap etmediğini her fırsatta belirttiğim Community, tıpkı Parks and Recreation gibi daha özel bir izleyiciye hitap ediyor. Burada sahte bir entellektüellik yaptığım düşünülmesin. Durum sadece Community‘nin bir bölüm içerisinde oldukça fazla popüler kültür referansı içermesiyle alakalı. Zaten anlamayanlar The Big Bang Theory izliyor, ona gülüyor falan filan. Neyse, dalga geçmeyeceğim. Ben sadece Community izleyicilerine “Chang bu bölümde ne komikti değil mi? Jeff’in egoistliğine bayılıyorum! Dean Pelton dizinin en iyilerinden olabilir mi? Annie çoook güzel.” gibisinden sıradan şeyler söylemek istiyorum, o kadar.
Spotlight: Ken Jeong (Senor Chang)