Dizi Eleştirisi

The Walking Dead – 2. Sezon

Yayınlandı

on

(Okuduğunuz yazı diziyle ilgili SPOILER içermektedir!!!!)

The Shawshank Redemption ve The Green Mile gibi klasikleşmiş filmlerin yönetmeni Frank Darabont geçtiğimiz yıl bir çizgi roman uyarlaması olan The Walking Dead ile kısa zamanda geniş kitlelere ulaştı. Zombilerin dünyayı işgal ettiği ve insanların sayısının günden güne azaldığı bir hikayeyi anlatıyor film. İlk sezonda polis memuru Rick Grimes’ın ailesine kavuşmasını izlemiş, karakterleri tanıma şansı elde etmiştik. Derken birinci sezon finalinde Doktor Edwin Jenner’la tanışan grubun bir seçim yapması gerekti. Oldukça heyecanlı bir şekilde sona eren birinci sezondan sonra yeni bölümler için beklenti giderek arttı tabi. 16 Ekim’de ikinci sezon başladığında ise sanıyorum hepimiz ufak çaplı bir hayal kırıklığı yaşadık.

Geçtiğimiz yıl Altın Küre’den En İyi Drama Dizisi adaylığı alan The Walking Dead, TV sektörünün en prestijli ödülü alan Emmy’den ise sadece teknik dallarda 4 adaylık alabildi. Bunlardan makyaj ödülünü de evine götürdü. Zaten The Walking Dead‘in makyaj anlamında televizyondaki en başarılı ve en temiz iş olduğu su götürmez bir gerçek. Lakin koca ikinci sezon boyunca topu topu sadece iki iyi bölümle karşımıza çıkması üzücü. Üstelik Kasım sonundan Şubat’ın ortasına kadar da oldukça uzun bir ara verdiler. Bu uzun aradan dolayı da yine inanılmaz beklentiler içerisine girdik. Kötü başlayan ikinci sezona “Pretty Much Dead Already” ile öyle bir dokunuş yapıldı ki bölüm bittiğinde hepimiz gözyaşlarına boğulmuştuk. İyice düşen tempodan sonra “Pretty Much Dead Already” dizinin tüm hayranlarını tatmin etti. Derken sezon arası verildi ve ara bitince The Walking Dead yine ağır işleyen, çoğunlukla Rick ile Shane arasında dönen hikayelerine geri döndü.

Peki ikinci sezonda neler oldu? Ana karakterlerden pek çoğunun ölümüne şahit olduk. Sophia ile başlayan seri sezon finalindeki sürpriz “zombi”ye kadar gitti. Shane sezonun en akıllıcı kullanılan karakterlerinden biri oldu. Her ne kadar Joe Bernthal‘ın aşırıya kaçan oyunculuğundan rahatsız olsam da ikinci sezon boyunca heyecan veren tek insanın kendisi olduğunu söyleyebilirim. Lori’nin hamileliği, Carl’ın yaralanması, Glenn’in yeni aşkı, diziye bu sezon katılan Hershel karakteri derken kısaca sezonun her bölümüne birer önemli konu yerleştirilecek şekilde ilerledik. Bilemiyorum, sezon finalinde yine bizleri merakta bırakmasalardı diziye izlemeye devam eder miydim…

Gelelim kadroya… Love Actually‘deki imajı hafızama kazınmış olan Andrew Lincoln ve şükür ki artık daha fazla izlemeyeceğiz Joe Bernthal‘ın taşralı maço karakterleri The Walking Dead‘in en çekilmez kısımlarından. Ve ne yazık ki bu sezon ikisinin arasındaki mücadeleleri izlemekten diğer karakterlerle ilgilenmeye vaktimiz kalmadı. Yalnız Daryl (Norman Reedus) ve Carol (Melissa Suzanne McBride) arasındaki olası ilişkiden umutluyum. Prison Break‘de de neden sevildiğini bir türlü anlayamadığım, burada da karakterinin dengesizlikleri yüzünden iyice can sıkmaya başlayan Sarah Wayne Callies‘in inandırıcılık açısından kadronun en iyilerinden biri olduğu iddia edilebilir. Sezonun yeni karakterlerinden Greene ailesinde ise en çok Scott Wilson ilgi çekiyor. Tabi gidişine fazlasıyla üzüldüğümüz Jeffrey DeMunn‘ı da unutmayalım.

Yalnız ben favori olarak Laurie Holden‘ın ismini anacağım. Çünkü Holden‘ın canlandırdığı Andrea karakterinin ilk sezonda kızkardeşinin ölümünden sonra gerçekleşen değişimi, bana kalırsa Andrea’yı The Walking Dead‘in en çekici ismi kılıyor. Ben kendisinin hikayesini dizide daha bol görmek isterim. Nitekim sezon finalinde başına gelenler Andrea’yı daha çok izleyeceğimizin habercisi gibi. Biraz da fiziksel olarak Lost‘un Juliet’i Elizabeth Mitchell‘a benzetiyorum kendisini. Belki de bundandır Laurie Holden‘ın oyununu beğenmem.

Hazır sezon finalinin bahsi açılmışken… Dediğim gibi yedinci bölüm haricinde sezonun en iyi bölümlerinden biriydi final. Keşke her bölümde aynı heyecanı tadabilsek de The Walking Dead eskisi kadar tat verse. Rick’in diktatörlüğe doğru aldığı yol, Greene ailesinin kayıpları, Andrea’nın çizgi roman serisinin en önemli karakterlerinden Michonne ile karşılaşması…

Bir de son olarak diziyle ilgili en büyük şikayetim zaten yeteri kadar gerçek dışı olan bu evrende kimi zaman karakterlerin soap opera’dan fırlamışçasına büründüğü sahte tavırlar. Mesela dizinin çocuk oyuncusu Chandler Riggs… Sizce de Carl’ın yaralanmadan sonra dönüştüğü “küçük Shane” hali ve buna rağmen senaristlerin arada sırada Carl’ın bir çocuk olduğunu hatırlayıp yaşına uygun sahneler yazması rahatsız edici değil mi? Sezon finalinin bir önceki bölümünde başına gelenler sebebiyle biraz olsun karakterin tavrında değişiklik olur dedim ama son bölümde gördük ki Chandler Riggs hala aynı Chandler Riggs.

Sonuç olarak ben The Walking Dead‘in ilk sezonundaki heyecanı özlüyorum. Eğer bu şekilde devam edecekse üçüncü sezon da daha da sıkılacağımız garanti. Ama ödül anlamında artık diziden umudu kesebilirsiniz. The Walking Dead bir ekran kültüne dönüşmeyecek, orası kesin. Her ne kadar bu duruma üzülüyor olsam da dizi bittikten sonra kaç kişi The Walking Dead niye bitti diye sızlanır bilemiyorum.

En İyi Bölüm: Pretty Much Dead Already (Bölüm 7)
Sezon Boyu Spotlight Ödülü: Laurie Holden (Andrea)
Sezon Notu: B

3 Comments

  1. TigerBlood

    21 Mart 2012 at 17:24

    Gerçekten bölüm 7 harikaydı.Arayı da o bölümle verdiler.1 ay boyunca heyecanla beklemiştim.
    Orta derecede bir 2.inci sezondu.Daha çok karakterler arası ilişkilere ver vermişler,bunu yaparken de izleyenleri sıkmamak için her bölümde aksiyon içeren sahnelere yer verdiler.

    Tansiyonu bir düşüp bir artan bir sezondu ama buna rağmen her Pazartesi günü yeni bölümünü keyifle izledim.Diğer dizilere oranla çok daha iyi bir dizi.3.sezonla daha da iyiye gideceğini düşünüyorum.Zaten dizi uzun yıllar sürecek gibi,çünkü sezon finali AMC kanalının bugüne kadarki en çok izlenen dizi bölümü oldu.Mad Men,Breaking Bad gibi dizileri ikiye katlamış dizi.Yani paralı bir kanal için 9 milyon izleyici ulaşılması çok zor bir rakam.

    Çok spoiler vermek istemiyorum ama ,12.inci bölümün sonunu beklemiyordum-en azından şimdilik-dizinin en büyük sürprizlerinden biriydi.Ayrıca bu sezon Lori’den nefret ettim.Rick’i bir sezon boyunca doldurdu,sonra sezon finalinde saçma sapan hareketler yapmaya başladı.
    Rick’in son konuşmasını da güzel buldum.

    Yeni sezonda Michonne-Katana kullanan ablamız- ve The Governor isimli iki karakter diziye dahil olacağı haberleri geldi,birini de zaten sezon finalinde gördük.
    Ayrıca The Governor’un yönettiği şu diğer grubun içinde ilk sezonda elini kesen Merle’in de olduğunu düşünüyorum,doğru tahmin edecek miyim merak içerisindeyim.

    Game of Thrones,Mad Men,True Blood derken çabucacık The Walking Dead’in yeni sezonu da gelir.

  2. Yavuz EKİN

    21 Mart 2012 at 18:29

    Lost,Heroes tan sonra sürekli takip ettigim tek dizi şu anda. Tabi bu sezon biraz daha karekterlerin birbirleriyle ilişkileri ve hershell çiftliğindeki ortama yoğunlaşmış olsalarda, bu iş böyle. Bazen iniş oldugu gibi çıkış olacak. Sürekli aksiyon olsa artık o bile yetmeyecek seyirciye. Arada volüme düsürmekte yarar var diye düsünüyorum.

    Bu arada Sarah Wayne Callies (Lori) nin çoğu kişi tarafından özellikle final bölümünde istenmeyen listesinde en üst sıralarda olduğunu gözlemledim. Andre ise cizgi romana bakılırsa rick le beraber dizinin demirbaşlarından biri olarak görünüyor.(glenn,maggie,carl da dahil)

    -Yeni sezonda david morrissey (governer) olarak karsımıza cıkacak. Kendisi Temel içgüdü 2 de oynamıstı orda izlemiştim.
    -Hapishanede geçecegi söyleniyor ki zaten,final bölümde de büyük görünen yapı hapishane dedikleri yer olsa gerek.

    Her ne kadar çizgi romanla birebir orantı da gitmeselerde, yine de %60-70 gibi tutuyor.3.sezonda rick in başı çok ağrıyacak. Üstelik sürpriz ölümler olacak gibi görünüyor.Ekim ayını beklemek çok zor olacak…

  3. Erşah

    23 Mart 2012 at 21:08

    Gerçekten çok vasat bir 2. sezon izledik, 3. sezon çizgi romanın çıtasına döneceğinin sinyalleri de verildi.

    Tabi bu 2. sezonun kötü olmasındaki en büyük pay da Darabont’a ait. Hala neden inat edip diziden ayrıldığı konusunda en ufak bir fikrim yok. Ayrıca Darabont devam etseydi olağanüstü bir senaryo bizleri karşılayacaktı, hakkında yazılıp çizilenleri okuyanlar bilirler.

Yorum yazın...Cevabı iptal et

Exit mobile version