Haberler
2. Oscar Boy TV Ödülleri
Esasen bu yazıyı çok daha öncesine planlamış, hatta tarih vermem gerekirse 19 Temmuz’da yayımlayacak şekilde kenara ayırmıştım ama araya zaman girdi. Zaman girince de her geçen gün benim kendi televizyon ödüllerimi dağıtma konusunda şevkim kırıldı. Yine de kendimi zorlayıp listelerimi yaptım ve sonuçları da aşağıya iliştirdim. Lakin ödüllerimi dağıtmadan evvel özellikle son 2 yıl içerisinde diziler konusunda abartıya kaçtığımı söylemek istiyorum. Birazdan değerlendirme içerisine aldığım dizilerin isimlerini sayacağım ve eminim beni o zaman daha iyi anlayacaksınız. Gerçi çoğunu biriktirip izlediğimden dolayı pek de problem değil. Neyse bakalım. Emmy Ödülleri öncesinde kendi seçimlerimizi yapalım.
Değerlendirmeye giren diziler
DRAMA: The Borgias, Boss, Breaking Bad, Downton Abbey, Game of Thrones, The Good Wife, Gossip Girl, Homeland, Mad Men, Magic City, Parenthood, Shameless, Skins, True Blood, The Walking Dead
KOMEDİ: 2 Broke Girls, 30 Rock, The Big C, Community, Cougar Town, Desperate Housewives, Don’t Trust the B**** in Apartment 23, Enlightened, Episodes, Family Guy, Girls, Glee, How I Met Your Mother, Hung, Modern Family, Nurse Jackie, Parks and Recreation, Saturday Night Live, Up All Night, Veep
DRAMA
Breaking Bad
Downton Abbey
The Good Wife
Homeland
Mad Men
Lafı çok uzatıp sizleri de yormak istemediğimden kısa kısa anacağım kendi adaylarımı. En İyi Dizi (Drama) dalından başlayacak olursak… Breaking Bad başından beri kendimi serinin fanatikleri kadar kaptıramadığım ama dördüncü sezonda karakterlerinin tamamını kullanmayı hatırlayıp takdirimi kazanan bir dizi oldu. Downton Abbey hepimizin “guilty pleasure”ı. Bildiğimiz formülleri olabildiğince klişe bir şekilde ekrana getirmesine rağmen bir an olsun izleyiciyle bağını koparmıyor. Yapılan iş, oyunculuklardan sanat yönetimine kadar yüksek standartlarda. The Good Wife‘ı sevmek için çok sebep var, sevmemek için bir tane bile yok. Bu yıl izlediğimiz üçüncü sezonun başında temponun düştüğü hissine kapılmıştık ama kısa zamanda toparladılar ve yine hak ederek yılın en iyileri arasına girmeyi başardılar. Homeland bu yılın sürprizi. Aslında sürpriz demek yanlış olur çünkü başlamadan evvel de diziden beklentisi olanlar çoktu. Nitekim yanıltmadı. Showtime son yıllarda televizyondaki en kaliteli dramalardan birini huzurlarımza sundu. Ama kazanan tabiki de Mad Men. Diğer dört dizi de olağanüstü işler olmasına rağmen koca sezon boyunca bir kez olsun ıskalamadı Mad Men. Açık ara televizyonun en iyisi. Umuyorum Emmyler’de de bu zafer tekrarlanır. Daha Sterling Cooper Draper Pryce’da göreceğimiz çok hikaye var.
Bryan Cranston, Breaking Bad
Kelsey Grammer, Boss
Jon Hamm, Mad Men
Jeremy Irons, The Borgias
Damian Lewis, Homeland
Bryan Cranston esasen benim için buranın en zayıf halkası. Ama kendisine alternatif olarak bir başka isim de bulamadım açıkçası. Seyirci bayılıyor, ben de yer yer çok iyi olduğunu düşünüyorum. Yalnız dizinin uzun tarihinden olsa gerek artık bana hep aynı gelmeye başladı, o da ayrı. Jon Hamm de çok ilginç bir şekilde “Don Draper”ı yaratmasına rağmen oyunculuk anlamında asla yılın “en”i olamadı. Bu yıl da kendisinden bekleneni vererek o buram buram testosteron kokan adamı başarıyla canlandırdı. Jeremy Irons hiç kuşkusuz şu an televizyondaki en iyi aktörlerden biri ve The Borgias‘ın oldukça başarılı geçen ikinci sezonunda senaryo sayesinde çok daha fazla yönünü gösterme şansı yakaladı. Zannediyorum buradaki beş aktör arasında Irons kadar zengin bir karakteri canlandıran yoktur. Damian Lewis ise yeni gözdemiz. Daha önceleri varlığından pek haberdar olmadığım İngiliz asıllı aktörün özellikle sezonun son bölümlerinde nasıl döktürdüğünü unutmadık. Büyük zafer ise Kelsey Grammer‘ın. Cheers ile tanıdığımız, Frasier ile iyice evimizden biri haline dönüşen Grammer bu sefer bambaşka sularda yüzüyor. Starz’ın yeni politik draması Boss‘da Altın Küre aldığı oyunculuğuyla yılın benim için en iyisi. Hala izlemeyenler varsa diziyi ikinci sezon çoktan başladı haberiniz olsun!
Claire Danes, Homeland
Michelle Dockery, Downton Abbey
Mireille Enos, The Killing
Julianna Margulies, The Good Wife
Elisabeth Moss, Mad Men
Fazlasıyla zorlandığım bir dal oldu bu. Çünkü benim için buraya hak ederek giren üç isim var. İsterseniz önce sırf 5’e tamamlamak için listeye koyduğum aktrislerle başlayalım. Geçen senenin galibi Mireille Enos ne yazık ki bu sene iyice monotonlaşan The Killing‘de kendini tekrar etmekten başka bir şey yapmadı. Ama bunun suçunu Enos‘a yüklemektense The Killing‘in senaristlerini taşlamayı tercih ederim. Çünkü dizideki tüm karakterler aynı problemi yaşamakta. Michelle Dockery ise hiç fena olmasa da bir aktris olarak bana kalırsa seyirciye yeni bir şey sunmuyor. Lakin Downton Abbey‘nin belki de Maggie Smith‘den sonra en çok dikkat çeken ismi, o başka. Asıl isimlere gelirsek… Julianna Margulies yine olağanüstü, yine inanılmaz karizmatik, yine büyüleyici. The Good Wife tamamen bir ekip çalışması olsa da Margulies, Alicia Florrick karakteriyle o kadar bütünleşti ki dizi hakkında bu kadar obsesif olmamızın en büyük sebebi de bence Margulies‘nin kusursuz oyunculuğu. Elisabeth Moss ise her sezon daha da devleşiyor. Risk almaktan hiç çekinmeyen Mad Men senaristleri bu yıl Moss‘un rolünü iyice cazip hale getirdiler. Ama yeni sezonda sırf karakterinin hayatındaki değişiklikler sebebiyle Moss‘u daha az izleyeceğiz diye ödüm patlıyor. Galibimiz ise yılın hitlerinden Homeland‘in başarılı aktrisi Claire Danes. Yine rolüyle bütünleşmiş bir aktris daha. 13 bölüm içerisinde bizi oldukça yabancı olduğumuz bir dünyaya o kadar alıştırdı ki Danes bu yıl aldığı ve alacağı tüm ödülleri sonuna kadar hak ediyor.
Peter Dinklage, Game of Thrones
Giancarlo Esposito, Breaking Bad
Jared Harris, Mad Men
Vincent Kartheiser, Mad Men
Aaron Paul, Breaking Bad
Bu yıl The Walking Dead ile beraber yılın en kötü dizilerinden biri olmaya aday Game of Thrones‘un bize bıraktığı ender şeylerden biri Peter Dinklage ve kendisi de En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Drama) dalının ilk adayı. Sean Bean‘in senaryo gereği diziden ayrılmasının ardından iyice başrol haline gelen aktörün kötü bir projede bu kadar iyi olmasını da ayrıca takdir etmek lazım. Giancarlo Esposito ve Aaron Paul benim için Breaking Bad‘i izleme sebepleri. Paul zaten başından beri aldı başını gidiyor ama Esposito‘nun bir anda televizyonun kült karakterlerinden biri haline dönüşen Gus rolündeki başarısı bu yıl Aaron Paul‘ü gölgede bıraktı. Mad Men‘in göz ardı edilen yıldızı Vincent Kartheiser benim için yılın ilk beşinde yer alan bir diğer isim. Hala Emmy listelerine girememesine bir anlam verememekteyim. Ama en azından John Slattery‘nin her yıl aldığı cepte adaylıktan kurtulduk. Bakarsınız seneye Kartheiser‘a bir hoşluk yaparlar. Benim ödülümün sahibi ise hiç kuşkusuz Jared Harris. Mad Men tarihin en hüzünlü vedalarından birinde yer almış olsa da Harris‘in canlandırdığı Lane Pryce’ın naifliğini asla unutmayacağız. Şimdi kendisine Emmy için şans dilemekten başka bir şey de yapamıyorum.
Christine Baranski, The Good Wife
Lena Headey, Game of Thrones
Christina Hendricks, Mad Men
Connie Nielsen, Boss
Maggie Smith, Downton Abbey
The Good Wife başladığından beri Archie Panjabi‘den daha iyi olduğunu düşündüğüm Christine Baranski sıradaki kategorimizin ilk adayı. Bu yıl aşk hayatını kısmen bir kenara atıp Lockhart/Gardner’la daha çok ilgilenen Diane olarak Baranski yine göz doldurdu. Game of Thrones‘a Peter Dinklage‘la beraber oyunculuk anlamında bir şey katan nadir isimlerden biri de Lena Headey. O yüzden kendisini oldukça iddialı isimlerin yer aldığı bu yarışta ilk beşe sokmaktan hiç çekinmedim. Lakin asıl favorim (birinciyi saymazsak) Boss‘daki rolüyle Connie Nielsen. Sırf tüm zamanların en abartılmış filmlerinden biri olan Gladiator‘da rol aldığı için sevemediğim Nielsen, Boss‘da o kadar iyi ki hak ettiği ödül sevgisini görmemesi şaşırtıcı. Maggie Smith için ise söyleyecek hiçbir şeyim yok. Hollywood Meryl Streep sevdasına bir süre ara verip bu yaşayan efsaneyle ilgilense hiç fena olmaz. Kazanan ise Christina Hendricks. Her yıl oyunculuğunda bir adım daha ilerleyen Hendricks bu yıl senaryonun da katkısıyla iyice ön plana çıktı. Dizinin erkek izleyicileri için rüyaların kadını haline dönüşen Joan’ın önümüzdeki sezon da formunu kaybetmeyeceği kesin.
KOMEDİ
Community
Episodes
Girls
Modern Family
Parks and Recreation
ABD’de de geç gösterildiği için Emmy’de yarışamayan Episodes ikinci sezonuyla ilkinden çok kuvvetli bir şekilde yoluna devam etti. Dizinin komediyle drama arasındaki o ince çizgisi ve aynı zamanda hem Amerikan hem de İngiliz olabilen hikayesi sebebiyle iyice alışkanlık haline geldi Episodes. HBO’nun bu yılki bombalarından Girls için diyecek pek fazla şey yok. Sex and the City‘nin Brooklyn’de geçen, daha iğrenç ama senaryo anlamında kat kat daha kaliteli hali olan dizi yılın yeni başlayan komedileri (aslına bakarsanız dramedyleri) arasında en iyisi. Modern Family hiç kuşkusuz şu an televizyondaki en komik iş. Eğer gerçekten bir komediyi ödüllendirmek gerekiyorsa Modern Family bunun hakkını verebilecek bir dizi. O yüzden eleştirmek istemiyorum. Kadrosunun muazzamlığına oyuncu kategorilerinde değineceğim. Geçtiğimiz yılki temposunu az da olsa kaybeden Parks and Recreation da benim için yılın en iyi beş komedisi arasında yer alanlardan. Yalnız Leslie ve Ben’in ilişkisi sıkıcı olmaktan çıkmazsa işimiz zor. Kazanan ise Community. İzlemeyeni, izleyip de beğenmeyeni ya da izlemeyi reddedeni anlayamadığım, Emmy tarafından sürekli görmezden gelinmesiyle ilgili büyük problemler yaşadığım Community bu yıl her zamankinden daha kuvvetli bir sezon geçirdi. Özellikle iptal tehlikesi yaşadığı o uzun aradan sonra izlediğimiz neredeyse her bölüm Community tarihinin en iyileri arasındaydı. Şimdi kanal değiştirdiği için iptal muhabbetinden uzak, rahat bir yıl bizi bekliyor. Hiç bitmesin, üniversiteden hiç mezun olmasınlar. Lütfen…
Will Arnett, Up All Night
Alec Baldwin, 30 Rock
Matt LeBlanc, Episodes
Rob Lowe, Parks and Recreation
Joel McHale, Community
Ödül dağıttığım 10 kategori içerisinde herhalde ilk beşi tamamlamak için bu kadar uğraştığım hiç olmamıştır. Şöyle bir göz atacak olursak… Alec Baldwin her zamanki gibi muhteşem ama sanki rol yapmıyor da normal hayattaki mimikleriyle oynuyormuş gibi gelmeye başladı bana artık. Çünkü röpörtajlarında ve diğer filmlerinde de Alec Baldwin artık kendi değil, adeta bir Jack Donaghy. Yılın sırf Maya Rudolph için izlenen vasat dizisi Up All Night‘dan Will Arnett‘in burada olmasının ise hiç sebebi yok. Arrested Development‘ın hatrına diyebilirim. Ya da ilk beşi tamamlamak için elimdeki en iyi alternatifti desem de olur. Parks and Recreation‘a sonradan katılan Adam Scott‘ın da büyük bir hayranı olduğumu iddia edemem. O yüzden herkesin aksine Scott yerine Lowe‘u yerleştirdim ilk beşe. Kaldı ki kendisinin bu sezon pek fazla rolü de yoktu. Yalnız yer aldığı tüm sahnelerde dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. McHale‘ı ise oyunculuğundan çok dizisi için buraya yerleştirdim. Kadroda kendisinden çok daha yetenekli isimler var. Fakat bu daldaki yarış çok zayıf olduğu için McHale‘ın üst sıralara tırmanma şansı oluyor. Galip ise açık ara farkla Matt LeBlanc. Kendisiyle dalga geçebilmesindeki medeni cesareti mi yoksa sakız gibi uzayan Friends efsanesinden uzaklaşıp yeni işlere başlaması mı daha önemli karar veremiyorum.
Laura Dern, Enlightened
Lena Dunham, Girls
Edie Falco, Nurse Jackie
Julia Louis-Dreyfus, Veep
Amy Poehler, Parks and Recreation
Erkek oyuncu dalını doldurmakta nasıl güçlük çektiysem kadın oyuncu beşlisini seçerken de sayıyı azalmakta bir o kadar güçlük çektim. Girls‘ün Lena Dunham‘ı ve Veep‘in Julia Louis-Dreyfus‘u listedeki yeni isimler. İkisinin de dizileri bu sene başladı ama hem konu, hem de karakterleri itibariyle çok farklılar. Dunham‘ın rolünün komedi sosu o kadar fazla değil ama bu Girls‘ü tek başına sırtında taşıdığı gerçeğini değiştirmiyor. Julia Louis-Dreyfus ise Amerika’nın en komik aktrislerinden biri olduğunu yine kanıtladı. Seinfeld sonrası The New Adventures of Old Christine‘de izlemeye doyamadığımız aktrisin stüdyo komedilerini bir kenara bırakıp Veep‘e başlaması çok iyi olmuş. Bu yıl fazlasıyla güzelleşen ve ilk yıllarına geri dönen Nurse Jackie‘de Edie Falco yine parlıyordu. Kimileri Emmy adaylığını ATAS’ın Falco‘ya olan takıntısına bağladı ama dizinin izleyicileri bu yılın Falco‘nun ve dizinin hiç olmadığı kadar güçlü olduğunu fark etmişlerdir. Amy Poehler ise tıpkı Modern Family gibi kendi kategorisinin en komiği. Yalnız En İyi Dizi dalında da belirttiğim gibi Parks and Recreation bu yıl eskisi kadar komik değildi. O yüzden Poehler‘a da pek bir şey diyemiyorum. Çoktan hak ettiği Emmy’yi alırsa sesimi de çıkarmam, o başka. Benim kazananım ise Laura Dern. Geçtiğimiz yıl başlayan diziler arasında en iyilerden biriydi Enlightened. Tabi ATAS, Zooey Deschanel gibi bir kabusu Dern‘ü dışarıda bırakarak aday etmeyi tercih etti. Yorum dahi yapmak istemiyorum.
Ty Burrell, Modern Family
Nolan Gould, Modern Family
Tony Hale, Veep
Jim Rash, Community
Eric Stonestreet, Modern Family
Oldukça orijinal bir liste oldu sanırım En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu beşlim. Listedeki iki ismi Emmy galibiyetlerinden biliyorsunuz zaten. Ty Burrell ve Eric Stonestreet her zaman olduğu gibi çok iyiydiler. Dizinin en komik erkekleri olduğunu her fırsatta belirtiyorum. Stonestreet‘in ikinci bir ödül alması gerektiğinde de ısrarcıyım. Yalnız ben bu üçlü haricindeki isimleri televizyon ödüllerinde görmeye alışık olmadıklarımız arasından seçtim. Bunu kasıtlı olarak yapmadım tabi. İlk beşi belirlerken bir anda ortaya çıktı. Birincisi Veep‘in Julia Louis-Dreyfus‘dan sonraki ikinci kahkaha makinesi Tony Hale. Modern Family beylerinin varlığından olsa gerek Emmyler’de kendine yer bulamadı ama ilerleyen senelerde adının öne çıkacağını düşünmekteyim. İkincisi Modern Family‘nin bir başka hazinesi Nolan Gould. Dizinin yetişkin oyuncuları artık ana dallara taşınıp yardımcı rolleri çocuk oyunculara bıraksa hiç fena olmaz. Çünkü hepsi de birbirinden yetenekli. Beşinci ve tabi bu kategorinin galibi ise Jim Rash. Giydiği kostümleri, Joel McHale‘ın karakteriyle temasa geçtiği anlardaki mimikleri, isabetli esprileri ve karakterinin zenginliğiyle ödülü hak ediyor. The Descendants ile senarist kimliği sayesinde Oscar kazanan aktör bir gün Community‘yi hatırlamasını umut ettiğimiz ATAS’ın da ilgisini çeker mi dersiniz?
Julie Bowen, Modern Family
Jane Krakowski, 30 Rock
Sofia Vergara, Modern Family
Merritt Wever, Nurse Jackie
Kristen Wiig, Saturday Night Live
Son kategorimize gelirsek… Modern Family‘nin Emmy’li aktrisi Julie Bowen ve derhal ödüllenmesi gerektiğini düşündüğüm Sofia Vergara ilk adaylarımız. Geçtiğimiz yıllarda Vergara‘nın sırf fiziksel özellikleri sebebiyle dikkat çektiğini düşünüyordum ama kesinlikle üçüncü sezonun yıldızı Vergara‘ydı. Gloria karakterinde o kadar başarılı ki umuyorum ilerleyen yıllarda komedideki bu başarısını sürdürme şansı yakalar. Jane Krakowski zaten Ally McBeal‘dan beri hayran hayran izlediğim bir aktris idi. 30 Rock‘daki başarılı oyunculuğu yıllardır nedense hak ettiği değeri görmedi, üstelik başrol oyuncuları ödüle boğulurken. Bu yıl ise Emmy kendisine yüz vermedi ve Krakowski kategori dışında kaldı. Nurse Jackie‘nin yıldızı Merritt Wever Emmy’ye ilk kez aday olduğu için burada diye düşünen varsa hemen geçen yılın Oscar Boy TV Ödülleri adaylarına dönüp baksın. Başından beri Falco‘yla beraber dizinin en iyisiydi. Sonunda onun da takdir edildiğini görmek güzel. Bu yıl düzenli bir şekilde izlemeye başladığım Saturday Night Live‘ın yıldızı Kristen Wiig ise benim ödülümün kazananı. Şimdi onsuz bir SNL nasıl olacak bilmiyorum. Gerçi beyazperdedeki kariyerini görmek için de sabırsızlanıyorum. Sonuçta ilk çalışması Bridesmaids‘in geldiği nokta belli. Bakarsınız McCarthy‘nin Emmy zaferi sonrası Oscar yarışına kolay dahil oluşundan sonra bu yıl da Wiig ödülü alır ve ardından Imogene ile Oscar adayı olur.
Kanallar (adaylık sayıları)
NBC (14), HBO (11), AMC (8), Showtime (8), ABC (6), ITV (3), CBS (3), Starz (2), BBC Two (2)
shifty
3 Eylül 2012 at 10:52
ben de biryerlere the fades’i ekliyeyim. eksikleri ve saçmalıkları var doğrudur ama yine de çok iyiydi. (ingiliz dizilerini daha çok seven birisiyim)
ozanutkugezen
3 Eylül 2012 at 12:36
Community’nin kanalı değil sadece dizinin başındaki isimleri değişti. Dan Harmon yerine, David Guarascio ve Moses Port geldi. Be sezon dizi yine NBC’de yayınlanacak.
Umur Çağın Taş
3 Eylül 2012 at 12:38
Cougar Town’la karıştı hatlar, kusura bakmayın.
Erşah
6 Eylül 2012 at 12:33
Bu sene Emmy tatsız tuzsuz geçecek gibi bir his var içimde. Seneye altın kürede The Newsroom’u da görürüz umarım, tabi eleştirmenlerin zırvalarından başını kaldırabilirse.
Breaking Bad sezon arasına girdi, bir yazı yazmayı planlıyor musun yoksa 10 ay bekleyecek misin Umur ?
Umur Çağın Taş
6 Eylül 2012 at 14:15
Henüz izlemeye başlamadım Breaking Bad’in son sezonunu. O yüzden ne zaman yazarım, hatta ne zaman izlerim onu bile bilmiyorum.
Bu arada Emmy bana pek tatsız tuzsuz geçecek gibi gelmiyor. Christina Hendricks ve Amy Poehler’ın kazanma şansı var, daha ne olsun? 🙂
Erşah
7 Eylül 2012 at 12:55
Amy Poehler o kızın önünde kazansın, başka da bir şey istemem ben.
Bu arada goldderby’de senin gibi Jared Harris’ci 3 tane eleştirmen var. Geriye kalanlar Giancarlo’cu ve Aaron’cu, kusura bakma 🙂
Drama dalındaki kapışma bile gecenin izlenme nedenlerinden birisi, ama nedense kötü geçecekmiş gibi, her zamanki kazananlara gidecekmiş gibi bir his var içimde. Neyse.