Dizi Eleştirisi
Satisfaction – 1. Sezon
Bugüne kadar The 4400 haricinde tek bir dizisini dahi izlemediğim USA Network, Paramount ve Universal’ın birleşiminden doğan bir kablolu kanalı aslında. Şöyle bir tarihine baktığınızde özellikle Amerikalı izleyicilerin çok takdir ettiği birkaç dizi bulmak mümkün. Fakat sanıyorum Suits haricinde şu aralar büyük kitlelere ulaşan tek bir projesi yok. Yıllanmış televizyon dizilerinin tekrarlarından aldığı reytinglerle yollarına devam etme çabasındalar. Hatta aranızda duyanınız olduysa, bu yıl Modern Family’yi de bünyelerine katmaları çok konuşulmuş ve dizi hala yayındayken yapılan bu tekrarların Emmy kampanyasına zarar verebileceği, hatta ATAS üyelerinin ödüllü komediden sıkılabileceği söylenmişti. Lakin ATAS pek aldırış etmemiş olsa gerek ki Modern Family beşinci kez En İyi Komedi Dizisi ödülünü kucakladı. Biz şimdi tekrardan dönelim USA Network’e ve bu yaz başlayan sayısız dizilerinin en iyisine, yani Satisfaction’a…
Satisfaction ilk bölümüyle seyircinin Enlightened’da konsept olarak benzettiği bir dizi oldu. Fakat ikisinin apayrı kulvarlarda yarıştığını söylememe gerek yoktur diye umuyorum. HBO’nun Laura Dern’ün önderliğinde iki yıl boyunca yayında tuttuğu yapım bugüne kadar televizyonun gördüğü en kaliteli ekibe ve en iyi senaryolardan birine sahipti. Satisfaction aynı orta yaş bunalımını ve hayatı sıfırlama muhabbetlerini erkek gözünden anlatıp içerisine de bolca entrika katıyor. Yani esasında bir kablolu kanalda yayınlanmasına rağmen tamamen broadcast kurallarına göre işleyen anlı şanlı bir drama. Hikayenin merkezindeki Neil (Matt Passmore) işle alakalı bir mevzudaki sinir krizi sonrası karısı Grace’i (Stephanie Szostak) daha sonra jigolo olduğunu öğrendiği Simon’la (Blair Redford) yakalıyor ve ardından da kendini hayatın her köşesinde yenilenmiş bir adam olarak buluyor.
Satisfaction derin meselelere girermiş gibi yapıp işin tamamen dramatik kısmına odaklanan bir dizi. Yani karakterlerinden çok olayları kafasına takan bir senaryosu var. Mesela ilk bölümde Neil karakterinin kış ortasında havuza girmesiyle bile artık her şeyden nasıl bunaldığının sinyalleri veriliyordu. Daha sonra karakter bir anda sığ ve klişe bir erkeğe dönüştü. Karısından hıncını da onun yattığı adam gibi jigololuk yaparak aldı. Bu arada üzerine Adriana (Katherine LaNasa) adında bir çamur sıçrattığını da unutmamak gerek. Ki bana kalırsa hikayenin en gereksiz uzantısı kendisi. Hakikaten Adriana’nın devreye girdiği tek bir sahne dahi ilgimi çekmiyor. Belki entrikalarını rol icabı değil de içinden gelerek yapsa gerçek olduğuna inanacağız. Fakat şu haliyle tren enkazına yönelten sarı bir cadı gibi kendileri.
Dizinin en başarılı olduğu kısım ise ilk bölümde tamamen erkek perspektifini anlatacakmış gibi yapıp bir anda Grace ile de empati kurabilmemizi sağlaması. Döve döve adam etmek istediğiniz kızı Anika (Michelle DeShon), koca bir çocuk olan kızkardeşi Stephanie (Deanna Russo) ve yeniden başlayan kariyeriyle o da kendi hayatta kalma mücadelesini veriyor aslında. Monotonluktan, dahil olduğu düzenden o kadar sıkılmış ki kaçamaklarını bir fotoğrafçıya çıplak poz vererek, Simon’la yaşadığı kısa yatak maceralarında atmaya çalışıyor. Bu arada Grace karakterine ayrılan zamanın bir anda Neil’dan soğumamıza yol açtığını da söylemem gerek. Satisfaction adeta aldatan kadına değil, ilgi göstermeyen erkeğe kızmanızı istiyor.
Şiddetle önerip çok reklamını yapmak istediğim bir dizi değil Satisfaction. Ama beklentilerimin üzerinde olan ilk bölümü sebebiyle bir türlü bırakamadım. Yalnız bir daha da ilk bölümdeki havayı yakalayamadıklarını söylemem gerek. Havada kalan final sebebiyle ikinci sezonun geleceğini umut ediyorum. Lakin henüz resmi bir açıklama yapılmış değil. Sanıyorum kanal hala düşünme sürecinde. Neyse efendim. Eğer ki oldukça bereketli geçen yazdan geriye iyi bir şeyler arıyorsanız The Leftovers, The Knick You’re the Worst ve The Honourable Woman’dan kalan zamanınızı Satisfaction’a ayırabilirsiniz. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Bir sonraki Sezon Günlükleri yazısında görüşmek üzere.
En İyi Bölüm: Pilot (Bölüm 1)
Sezon Boyu Spotlight Ödülü: Stephanie Szostak (Grace Truman)
Sezon Notu: B
aserat54
24 Eylül 2014 at 14:33
Aslında kanalın Monk (ülkemizde de bir uyarlaması var hatta, belki duymuşsunuzdur), Psych ve birçok başarılı dizisi olsa da şu aralar izleyici çekmekte gerçekten de zorlanıyor. Ne yazık ki Satisfaction da kanala o aradığı huzuru getiremeyecek gibi…