Oscar 2016
Oscar’a siyahi protestosu
88. Akademi Ödülleri’nin adayları açıklandığından beri geçtiğimiz sene Selma’ya verilmeyen adaylıklar sonrası popüler olan “Oscar is so white (Oscar çok beyaz).” sohbeti tekrardan dirildi. Film eleştirmenleri, azınlığı temsil eden yazarlar ve sinemacılar, hatta sinema severler bile buna tepki göstermekte. Çünkü Hollywood’daki sistemin siyahilere ne kadar önyargılı davrandığı ortada. Viola Davis bu sene How to Get Away with Murder ile tarihte En İyi Kadın Oyuncu (Drama) Emmy’sini alan ilk siyahi aktris olmuş ve “Siyahilerle diğerleri arasında tek fark yeteri kadar fırsatın olmaması.” demişti. Yani iş sadece Oscar’a birkaç siyahi aktörü aday etmekle kalmıyor, sektörü kökünden kazıyıp yeniden inşa etmek ve bu bağnaz düşünce yapısını değiştirmek gerekiyor.
Tabii bu sefer sular pek durulmayacak gibi. Çünkü iş çığrından çıkıp sosyal medyada günlerdir en çok konuşulan başlığa dönüştü. İlk tepki Jada Pinkett Smith’den geldi:
At the Oscars…people of color are always welcomed to give out awards…even entertain, (pt. 1)
— Jada Pinkett Smith (@jadapsmith) January 16, 2016
But we are rarely recognized for our artistic accomplishments. Should people of color refrain from participating all together? (pt 2)
— Jada Pinkett Smith (@jadapsmith) January 16, 2016
People can only treat us in the way in which we allow. With much respect in the midst of deep disappointment.
J (pt 3)— Jada Pinkett Smith (@jadapsmith) January 16, 2016
Will Smith’in eşi Jada Pinkett Smith muhtemelen bolca para yatırdıkları kampanya bir sonuca ulaşamadığından epey sinirli. Tabii Akademi’nin bembeyaz aday listesi de bu duruma pek yardımcı olmuyor. Hatta kısaca Oscar’ın siyahileri ödül sunmak söz konusu olduğunda davet ettiğini, ama iş adaylık vermeye geldiğinde her şeyin değiştiğini söyleyen Smith bir Akademi üyesi olarak bu sene oy kullanmayacağını açıklamış. Bu yıl Governors’dan ödül alan Spike Lee de Jada Pinkett Smith’in boykotuna katılarak bu sene törene katılmayacağını açıkladı. Hatta şöyle de uzunca bir şeyler karalamış Spike Lee:
Belgeselleriyle tanıdığımız Michael Moore da bir tweet atarak bu meseleye destek verdi:
I support @jadapsmith and @SpikeLee and will join with them. I believe the Academy will fix this. Thank you President Cheryl Boone Isaacs.
— Michael Moore (@MMFlint) January 19, 2016
Yalnız hepsi de isyan ettikleri Akademi’nin başında siyahi bir kadının oturduğunun farkında. Ve Cheryl Boone Isaacs isimli bu kadın, profili değiştirmek için elinden geleni yapıyor. Her sene Akademi’ye davet edilen 150 kişinin listesine baktığınızda nasıl bir çalışma sürdürüldüğünü daha iyi anlıyorsunuz. Sadece siyahi değil, her ırktan ve uyruktan sanatçıyı aynı çatı altında buluşturmak adına çaba sarf edilmekte. Yalnız Isaacs çığ gibi büyüyen bu tartışmanın farkında olsa gerek ki, Akademi’nin resmi hesaplarından bir açıklama yapma gereği hissetti:
A statement from Academy President Cheryl Boone Isaacs pic.twitter.com/Nqhgc7sbqG
— The Academy (@TheAcademy) January 19, 2016
Özetle Cheryl Boone Isaacs çok daha dramatik değişimlerin geleceğinin haberini veriyor. Dedikodulara göre belli bir süredir sektörde çalışmayanların üyeliğine son verilecekmiş. Bu da 60 yaşın üzerindeki eski kafalı pek çok ırkçı beyaz adamın uzaklardan el sallayacağının habercisi. Aynı zamanda torunlarına oy kullandırtan, filmleri izlemeden arkadaşlarının önerileriyle karar verenlerin de sonu demek. Henüz kesin bir açıklama olmasa da Cheryl Boone Isaacs değişimin yeteri kadar hızlı ilerlemediğini fark ettiğinden bu tartışmayı bir araç olarak kullanıp harekete geçecek.
Tabii bir de ne kadar haklı olduklarını sorgulayanlar var. Gerçekten de Will Smith (Concussion) ya da Idris Elba (Beasts of No Nation) adaylar arasına girmeyi hak etti mi? Bana sorarsanız Michael B. Jordan (Creed) ve Mya Taylor (Tangerine) haricinde Oscar’a aday olmayı hak eden bir siyahi oyuncu performansı izlemedik bu sene. Ve kendi imajını zedelemek istemeyen Will Smith’in her işini karısına yaptırması da oldukça gülünç duruyor. Hatta The Prince of Bel-Air’de birlikte çalıştığı aktris Janet Hubert da Youtube’dan bir video paylaşmış. Smith ve ailesine dünyada çok daha büyük problemler olduğunu, sektörden şikayet edip Smith ailesinin kendi yapım şirketleriyle sadece akrabalarına/arkadaşlarına iş imkanı sağladıklarını söylemiş. Zamanında Will Smith’le aynı dizide oynarken hep beraber zam isteyebileceklerini söylediğinde aldığı “Benim anlaşmam beni, senin anlaşman seni ilgilendirir.” cevabı da Hubert’ı pek frenlememiş gibi duruyor.
https://www.youtube.com/watch?v=N9eY-kKXBnQ
İşin garip tarafı ABD’deki paralı stüdyo şeflerinin ırkçılığından yaka silkmiş bir komedyen, Chris Rock sunacak bu sene Oscarlar’ı. Muhtemelen Ricky Gervais’in monologundan çok daha kanlı bir şey izleyeceğiz. Bir anda yazdıklarının dışına taşıp bu konuyu gündeme getirirse şaşırmam. Ben yeni olaylar oldukça sizlerle paylaşmaya devam edeceğim. Siz bu arada siyah beyaz demeden filmleri izleyip kendinizi sezona hazırlayın. Mad Max: Fury Road da, Creed de eşit derecede ilgiyi hak ediyor ne de olsa.
Fatih
19 Ocak 2016 at 20:37
Beasts of No Nation,Creed,Idris Elba,Abraham Attah ve Samuel Jackson isimleri daha fazla anılmalıydı bence.
ipek
19 Ocak 2016 at 21:39
Yazida Michael B Jordan’in filmi Creed (Hata bulmak icin degil searche yanlis dusmesin diye belirttim) Esas beyaz oyuncularin bu olayi sahiplenmesi lazim ama hepsinin tuzu kuru gibi geliyor. Baba kategorilerden boykot gelse epey ses getirir.
Refik Eren Uysal
21 Ocak 2016 at 17:24
Tamam bu senelerdir dile getirilen bir muhabbetti ama her aday edilmeyen yapımın veya performansın da hakkı mı yendi diye düşünmek lazım.Evet haklı oldukları kısımlar var kesinlikle ama şöyle dönüp baktığımızda aday oldukları sezon boyunca ödülleri silip süpüren bir sürü siyahi oyuncu da var (Mo’Nique ,Octavia Spencer,Whoopi Golberg vs). Haklarının yenmediği zamanlar yok mu elbette var.Mesela geçen sene Ava Duvernay’in yönetmen kategorisinde bulunmaması veya Fruitvale Station’a ve özellikle Michael B. Jordan’a yeteri kadar değer gösterilmemesi ilk aklıma gelenler ki eklenecek eminim daha çok örnek vardır.Ama bu sene allah aşkına Will Smith hak etti mi gerçekten adaylığı hem de Oscar için çekildiği on kilometre öteden anlaşılan bir filmle ? Bence hayır.Abraham Attah daha fazla değeri hak ediyor muydu ? Kesinlikle evet.Sonuç olarak bu işin sınırlarının iyi belirlenmesi gerekiyor.Gemileri yakmadan,töreni boykot etmeden önce kimin arkasında durulup kimini durulmayacağının kararı çok daha önemli.Bunca senedir var olan tartışmayı tekrar hortlatan isminde bu sene Oscar adaylığı için çocuğunu kesecek bir aktörün karısı olması da samimiyeti sorgulamama sebep oluyor.
MUSTAFA YAMAN
23 Ocak 2016 at 10:05
“Aynı zamanda torunlarına oy kullandırtan, filmleri izlemeden arkadaşlarının önerileriyle karar verenlerin de sonu demek.” Bu sözleri hangi argümana dayanarak söylüyorsunuz merak ettim.
Benim görüşüm; bu tartışmaları aptalca bulduğum ve siyahilerin nankörlük yaptığını düşünmem. Şöyle ki 12 Yıllık Esaret filminin en iyi film olduğunu açıklayan Jada Pinkett Smith hanımefendinin eşi Will Smith değil midir? Ayrıca bu film siyahi film değil miydi? Yönetmen Steve Mcqueen ve en iyi erkek dalında aday gösterilen Chiwetel Ejiofor ve yine en iyi yardımcı kadın ödülünü alan Lupita Nyogo siyahi degil miydi? Bir diğer eleştiren Spike Lee 2 kez Oscara aday gosterilmedi mi? Captan Phillips’le Barkhad Abdi aday olmadı mı? Yani özetle bunun gibi sayısız örnekler dururken bu tartışmalar yapılması aptalcadır. Burada Çar deli Petro Rus bilimler akademisini kurarken; buraya hak etmeyen hicbir Rusu almayacaksınız demiştir. Dolayısıyla akademilerde kim hakediyorsa o ödüllendirilir. 87 yıldır bu yüzden Oscar Oscardır. Eğer önümüzdeki yıldan itibaren hak etmeyen insanlar ödül alırsa bu akademiye büyük darbe vurur. Siz adaleti sağlamakla görevlisiniz siyahilerin isteklerini yerine getirmekle değil…
özge
23 Ocak 2016 at 13:01
Geçenlerde bir Akademi üyesi izlemediği halde arkadaşı güzel bir film dedi diye Room’a oy verdiğini söylemişti.
Umur
23 Ocak 2016 at 13:50
Bu “torunlarına oy verdirme” meselesiyle ilgili çok şey görüyoruz sosyal medyada. Scott Feinberg ve Tom O’Neill gibi meşhur tahminciler Akademi üyelerinin kirli çamaşırlarını ortaya dökmekten çekinmiyor.
MUSTAFA YAMAN
23 Ocak 2016 at 14:42
Bilgi paylaşımlarınız için teşekkür ederim. Bende bundan sonraki süreci merakla takip edicem. Yine de 87 yıl boyunca akademinin gerçekten hakeden performanslara ödül verdiğini düşünmekteyim…
oz
24 Ocak 2016 at 21:48
barkhad abdi en güzel örnektir, siyahilerin gereksiz boykotuna..
m.Akın
25 Ocak 2016 at 02:17
Siz yazılarınızı değiştiriyormusunuz ? Merak etim. Bu yazıyı daha önce de okumuştum. Yeniden gözden geçirdiğimde farklılıklar görüyorum.
Umur
25 Ocak 2016 at 02:37
Yazının bir yerinde Creed yerine Concussion yazmıştım. Onun haricinde herhangi bir değişiklik yok.