Yönetmen: Chad Hartigan | Oyuncular: Markees Christmas, Craig Robinson, Carla Juri, Lina Keller, Jakub Gierszał, Levin Henning, Patrick Güldenberg, Eva Löbau | Senaryo: Chad Hartigan | 91 dakika | Komedi, Drama, Romantik
| C |
İstanbul ve Londra’dan sonra babamın yarı memleketi olarak ailecek kabul ettiğimiz üçüncü ikamet noktam Heidelberg’de geçen bir filmden bahsedeceğim şimdi. Söze bu küçük kentin adını anarak girmemin tek sebebi, Heidelberg’in Almanya’ya yolu düşenler tarafından pek bilinmeyen saklı bir cennet olması. Ayrıca bugüne kadar da eşsiz doğası ve cana yakın halkının herhangi bir filmde kullanıldığına rastlamamıştım. Tabii Morris from America da tam olarak Heidelberg reklamı yapıp turizme katkıda bulunuyor denemez. Babasının işi gereği buraya göç eden Morris, doğduğu toprakların kültürüyle Almanya sokaklarını arşınlarken hem büyüme sancıları yaşıyor, hem de bu sancıların bir numaralı kaynağı olarak sayılabilecek bir kıza gönlünü kaptırıyor. Klasik coming of age hikayelerinin kurallarını alıp büsbütün yabancı bir evrenin içine yerleştiren yönetmen Chad Hartigan, ana karakteri Morris’i izole etmiş etmesine ama filmin skeç şovu mantığındaki kısa filmleri bir araya getirmiş gibi hissettiren akışı klişelerden uzak kalmayı başaramıyor. Hartigan’ın metnindeki perspektifler büyük boşluklara gebe. Ama cinsiyet, ırk, dil bariyerlerine yapılan belli belirsiz tanımlamalar, Amerikan bağımsız sinemasının minimalistliği, sözlerden ziyade sesi kısılmış anlara ev sahipliği yapmasını keyifli buldum diyebilirim. Lâkin keşfi çoktan tamamlanmış topraklarda bu içten fakat kusurlu hikaye nasıl oldu da Sundance’de seyirci favorilerinden birine dönüştü onu anlayamıyorum. Ve kim ne derse desin filmin yıldızı vaaz vermekten öteye gidemeyen Craig Robinson değil, bembeyaz bir masalda her hâliyle sırıtan Markees Christmas ve onunla yer aldığı sahnede parıl parıl parlayan Carla Juri.