Eleştiri

Snowden

Yayınlandı

on

Yönetmen: Oliver Stone | Oyuncular: Joseph Gordon-Levitt, Shailene Woodley, Melissa Leo, Zachary Quinto, Tom Wilkinson, Scott Eastwood, Logan Marshall-Green, Timothy Olyphant, Ben Schnetzer, LaKeith Lee Stanfield, Rhys Ifans, Nicolas Cage, Joely Richardson, Edward Snowden, Robert Firth | Senaryo: Kieran Fitzgerald, Oliver Stone (uyarlama), Luke Harding, Anatoly Kucherena (biyografi) | 134 dakika | Drama, Biyografi, Gerilim

| C- |


Citizenfour isimli belgeselinde değme filmlere kurgusuyla ders veren Laura Poitras, çağımızın Watergate’i sayılabilecek Edward Snowden meselesine birinci ağızdan dört başı mamur bir anlatımla açıklama getirmişti. Sinema dili ne yazık ki doksanlarda vadesini dolduran Oliver Stone’un, araya henüz doğru düzgün zaman girmemişken, aynı konu için kollarını sıvaması sorgulanabilir. Yalnız çıkışta olduğu dönemde politik duruşuyla her daim konuşulmuş, sinemasıyla dünya görüşünü ayırt etmemiş Stone’un bir yandan da NSA’in foyalarını ortaya çıkaran bu tarihi ve mühim adamı anlatma hevesini anlayabiliyorum. Tabii karşımızdaki yapım, Citizenfour gibi sadece Ocak 2013 ve sonrasında ateşlenen tartışmalara değil, ana karakterinin vatana hıyanete uzanan yolculuğunu çocukluğundan itibaren anlatıyor ve bu da yolunu kaybetmesine yol açıyor. Benim kanaatime göre, Julian Assange’ın başını çektiği Wikileaks gibi Edward Snowden’ın da bu denli öğretici bir anlatıya ya da karakteri kartonlaştırıp üzerinden basmayan marş heyecanı yaratmasının bir anlamı yok. Zaten NSA’den sızdırılan belgeleri haberlerden takip etmiş ya da Poitras’ın başyapıt niteliğindeki belgeselini izlemiş birilerine yeni bir şey de sunamıyor Oliver Stone. Oyunculuğunda geçtiğimiz yıl The Walk’da yaptığı gibi taklitten güç alan Joseph Gordon-Levitt, sandığı açıp aynı hilelerle tekrar seyircisini manipüle etme peşinde. Keşke eksiksiz kameraya alınmış hayat hikayelerine çekilen baştan savma biyografilerde rol almayı kabul etmese. Snowden’a Captain America’nın deneye girmeden önceki hâli gibi, fiziksel olarak fakir ama aşırı vatansever muamelesi yapılmasını ben takdir etmekte güçlük çektim. Ama bahsi geçen beyefendi, Danny Boyle’un kurgucusuyla çalışıldığından tüm sıkıcılığını dinamik geçişlerle atlatma peşindeki filmin sonuna bir röpörtaj vermekten çekinmemiş. Bilene uyku hapı, bilmeyene vasat bir biyografi. NSA bizi değil, böyle filmlerin çekilmesini engellemek için Hollywood’u dinlesin.

1 Comment

  1. Tarık KILIÇ

    2 Aralık 2016 at 21:56

    NSA bizi değil, böyle filmlerin çekilmesini engellemek için Hollywood’u dinlesin.

    Ahaha 😀 Daha fazla katılamazdım 😀

Yorum yazın...Cevabı iptal et

Exit mobile version