Tahminler
Emmy Tahminleri ’18
Söz konusu Emmy olunca, dev yanılgılara mahal veren sürpriz eğilimleri sebebiyle geniş çaplı tahmin dosyaları hazırlamamaya gayret ediyorum. Bu Pazartesi gecesi 70. kez dağıtılacak Primetime Emmy Ödülleri öncesinde de büyük lokma yiyip büyük söz konuşmamaya kararlıyım. Sohbetin startını vermeden evvel, geçtiğimiz haftasonunda dağıtılan Creative Arts, yani Emmy’nin teknik ödüllerine de bir göz atmanızı rica ediyorum: Part I & Part II. Yapacağım tahminlerde neyi dikkate alarak hareket ettiğimi bir görmüş olursunuz en azından. Bu arada, Michael Che ve Colin Jost’un sunuculuğunu üstlendiği geceyi yine Digiturk’ten izleyebileceğizini de ekleyeyim.
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth_last]
DRAMA
Emmy’de büyük kategorilerde tahmin yaparken dikkat etmeniz gereken en önemli şey aday yapımların senaryo ve yönetmen kategorilerindeki varlığı. Bu sene, adı konmamış ön koşulu sağlayan dört dizimiz var: Geçen senenin galibi The Handmaid’s Tale, bir önceki ödül sezonu takviminde yer almadığından iki sene sonra yarışa geri dönecek olan Game of Thrones, dünyaya Claire Foy gibi önemli bir yeteneği bahşeden The Crown ve teknik dallarda geçtiğimiz yıl kadarki kadar gücünü gösteremeyen Stranger Things. Bir de bu yapımlar ne kadar konuşuldu, hangisinin daha çok destekçisi olabilir muhasebesi yaptığınızda zaten geriye iki alternatif kalıyor: Damızlık Kızın Öyküsü ve Taht Oyunları. Bu iki uyarlamadan biri büyük ödülle buluşmazsa epey şaşıracağım.
The Americans’ın da uzun yayın hayatı için, hatır uğruna sürpriz yapabileceğini iddia edenler var. Mümkün mü? Elbette. Fakat dizinin gelmiş geçmiş en iyi bölümlerinden biriyle En İyi Senaryo ödülünü kucaklaması daha yüksek bir olasılığa sahip sanki. Yönetmen kategorisinde ise Game of Thrones çifte adaylık çıkardığından oyları bölünecekmiş gibi duruyor. Belki Alan Taylor atak yapar diyeceğim; fakat karşısında da şu aralar sektörün ödüllendirmek için can attığı kadın yönetmenlerden biri var. Kişi özelinde değil, tamamen bir kadına ödül verdik diyebilmek için tabii bu heves. Kari Skogland, The Handmaid’s Tale ile yönetmen dalının favorisi gibi duruyor.
Bu sene ne yazık ki kimin hangi bölümü gönderdiğini çok iyi takip edemedim. Dolayısıyla olası şaşırtıları çok kestiremiyorum. Elisabeth Moss (The Handmaid’s Tale) bir sıkıntı olmadan ipi göğüsleyebilecekmiş gibi geliyor. Fakat Claire Foy’a da (The Crown) dizide bir daha gözükmeyecek diyerek ödülü fırlatabilirler pekâlâ. Öte yandan This Is Us beylerinin eli epey güçlü gözükse de sanırım Matthew Rhys’in (The Americans) yolladığı bölüm itibariyle adı anılmaktaymış şu sıralarda. Ben de bu trene atlayacağım sanırım. Aman ne olacak sanki? Heyecan olsun! Yardımcı kadın oyuncuda Yvonne Strahovski’nin (The Handmaid’s Tale) kazanmasını çok istiyorum. Görünüşe bakılırsa bir destek de var. Fakat tembel davranıp rol arkadaşı Ann Dowd’ı bir kez daha taçlandırabilirler. Yardımcı erkek oyuncu kategorisinde ise iş hangi diziye kemik atmak istediklerine kalacak: Stranger Things’ten David Harbour mı? The Crown’ın sevmeye doyamadığımız prensi Matt Smith mi? Yoksa ezberden Game of Thrones oyuncusu Peter Dinklage mı?
Drama tahmin sayfasına ulaşmak için tıklayınız>>>
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth_last]
KOMEDİ
Yine senaryo ve yönetmen adaylıkları hangi dizilerde var diye bakıyorum: Atlanta, The Marvelous Mrs. Maisel, Barry ve Silicon Valley. Zaten endüstrinin henüz doymadığı bir azınlık ve kadın anlatısı var süregelen. Dolayısıyla hem Atlanta, hem de The Marvelous Mrs. Maisel rakiplerinin arasından sıyrılıyor. Hatta direkt kopya verecek olursak, Childish Gambino’nun çektiği video klipler, Saturday Night Live’daki iyi geçen haftası ve çok konuşulan Teddy Perkins bölümüyle Atlanta mutlak galibimiz bile diyebiliriz. Biraz Mrs. Maisel’in Creative Arts’ta aldığı kurgu ödülü kafamı karıştırmış olsa da sanıyorum tek sezonla Atlanta’yı devirecek güçte değil. Diğer formalite adaylara da hayatta başarılar diliyorum.
Yine Teddy Perkins bölümünün adını vermek gibi olacak ama yapacak bir şeyim yok. Donald Glover koşa koşa bir kez daha erkek oyuncu ödülünü kucaklamaya geliyor. Ona oy vermek istemeyenler hangi adrese yönelir derseniz de cevabım net: Bill Hader (Barry). Kadın oyuncu kategorisinde Julia Louis-Dreyfus’un yarattığı boşluk Rachel Brosnahan’e (The Marvelous Mrs. Maisel) yarayacakmış gibi gözüküyor. İçimden risk alarak Pamela Adlon (Better Things) ya da Issa Rae (Insecure) demek de geçse de kişisel favorilerimden uzak durup mantıklı davranmaya çalışacağım. Henry Winkler (Barry) da yardımcı erkek oyuncu dalının açık ara favorisi olarak görülmekte. Ama yine Emmy’nin şok etme potansiyelini de göz önünde bulundurup Brian Tyree Henry (Atlanta) ve Kenan Thompson’a (Saturday Night Live) dikkat edin demek istiyorum. Yardımcı kadın oyuncu… Kate Fuckin’ McKinnon.
Yönetmen ve senaryo kategorilerinde de favorilerden şaşmadım. Yönetmenlerde Teddy Perkins bölümüyle olmazsa olmaz Atlanta dedim. Donald Glover bir yönetmenlik ödülünü daha cebine atıp iyice Emmy’nin favori yüzlerinden biri olacak galiba. Louis C.K.’den boşalan koltuğa oturdu resmen. Senaryo dalını da The Marvelous Mrs. Maisel ile değerlendirdim. Pilot bölümü tahminlerimin ilk sırasında. Fakat Bill Hader’ın atak yaparak Barry’nin ilk bölümüyle şaşırtabileceğini düşünmüyor değilim. İkisi arasındaki yarışın sonucunu izlemek epey keyifli olacak.
Komedi tahmin sayfasına ulaşmak için tıklayınız>>>
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth]
[one_fifth_last]
MİNİ DİZİ / TV FİLMİ
Hiç risk almadığım için en azından mini dizi kanadında bir atak yapmayı çok istiyorum ama yine ana dalda galibimiz belli: The Assassination of Gianni Versace. Patrick Melrose ve Godless’ın da hatırı sayılır miktarda oy toplayacağına da şüphem yok. Fakat Ryan Murphy uzun zamandır ilk kez rakipsiz yarışıyor bu kategoride. Elinden ödülü alabilecek tek yapım, Twin Peaks, aday dahi edilmedi. Bu arada TV Filmi dalının sonucu Creative Arts’ta açıklandı ve The Tale, Black Mirror bölümü U.S.S. Callister’a kaybetti, haberiniz olsun. Sonra töreni izlerken kafa karışıklıklarıyla uğraşmayalım.
Ben en büyük şoklardan birini erkek oyuncu dalında yaşayacağımızı düşünüyorum. Şimdi… Benedict Cumberbatch’i (Patrick Melrose) sektör çok seviyor. Darren Criss (The Assassination of Gianni Versace) favori gibi dursa da Ryan Murphy oyuncularına daha evvel de mesafeli davrandıklarını görmüştük. Bir tarafta EGOT’nun tadına bakan, haddinden fazla sevilen Jesuc Christ Superstar’ın yıldızı John Legend var. Ve yine beklediğimizin üzerinde bir ilgi gösterdikleri Black Mirror: U.S.S. Callister ile Jesse Plemons. Risk alsam mı? Alayım ya, evet evet alayım ben. Şöyle en “Ne alaka?”sından Jesse Plemons diyeyim. Ama merak etmeyin, kadın oyuncuda benzer bir maceraya kalkışmayacağım. Laura Dern (The Tale), Big Little Lies’tan sonra bir kez daha teşekkür konuşması vermek üzere podyuma çıkacak.
Yardımcı dallardan birinde gözler Jeff Daniels’ın (Godless) üzerinde. Brandon Victor Dixon, John Legend’tan sebep rüzgârı kullanırsa bilemeyeceğim. Yardımcı kadın oyuncu kategorisi ise koca bir muamma. Ben burada da çeşitli sürprizlere tanıklık edebileceğimizi düşünmekteyim. Penelope Cruz’un ödülü alacağı iddia edilse de rol arkadaşı Judith Light onu gölgede bırakmışken bu nasıl olacak bilmiyorum. Bir Black Mirror sevdasıyla, Black Panther’dan da sebep Letitia Wright’ın (Black Mirror) adı çıkabilir gibi geliyor zarftan. Ya da ne bileyim, zamanında Nurse Jackie ile şoka soktukları Merritt Wever bile olabilir.
Yönetmen dalında fırsattan istifade ederek Twin Peaks’i ödüllendireceklerini düşünüyorum. David Lynch’in aday olması beklenen pek çok kategoride dışarıda bırakıldığı gerçeğini böyle telafi edecekler. Yalnız senaryolarda Charlie Brooker’ın adı, Black Mirror ile bir adım öne çıkıyor. Daha evvel de benzer bir sürpriz yaptığına şahit olmuştuk hatırlarsanız. Zaten çok ciddi rakipleri de mevcut değil. The Assassination of Gianni Versace’nin adı geçse de O.J. Simpson sezonu kadar patlama yapamadığının hepimiz farkındayız.
Mini Dizi/TV Filmi tahmin sayfasına ulaşmak için tıklayınız>>>
VARIETY & REALITY
Bu dallarda ezbere tercihler yaptıkları için konuşmaya değecek hiçbir şey yok aslında. Belli ki Last Week Tonight with John Oliver yine en iyi talk show seçilecek. Saturday Night Live’ın da bu politik iklimde variety skeç kategorisini kimseye kaptırmaya niyeti yok. Benim tek arzum RuPaul’s Drag Race, Creative Arts gecesine yine imzasını atmışken gelsin ve reality yarışma dalında da galibiyeti tatsın. Başladığı günden beri bu ödülü The Voice’a zimmetleyen ATAS’ın değişim yapma zamanı geldi. Drag de hiç olmadığı kadar popülerken ve hazır VH1’daki serüven de başlamışken tam zamanı diyorum. Hadi be Emmy, yapabilirsin!