Eleştiri

American Animals

Yayınlandı

on

Yönetmen: Bart Layton | Oyuncular: Evan Peters, Barry Keoghan, Blake Jenner, Jared Abrahamson, Udo Kiler, Ann Dowd, Gary Basabara, Lara Grice, Jane McNeill, Whitney Goin, Wayne Duvall, Warren Lipka, Spencer Reinhard, Chas Allen, Eric Borsuk, Betty Jean Gooch | Senaryo: Bart Layton | 116 dakika | Drama, Biyografi, Suç

Canlandırmalı belgesellerin dramatik rekonstrüksiyonunu zayıf bulanlar, müjdemi isterim! Aynı zamanda bir ilk film olma özelliğini taşıyan, Bart Layton imzalı American Animals aradığımız dökümanlı drama vasfıyla tüm isteklerinize cevap vermeye hazır! Cüretkar, yenilikçi, delişmen ve bir o kadar da aptal… Kentucky’den dört üniversite öğrencisinin 2003 yılında kalkıştığı, boylarını aşan bir soygun girişimini direkt onların dilinden anlatma çabasında bir film bu. Sürekli olarak kurgu numaralarıyla bu çocukların bugünlerine gidip anlatıcılıklarından yararlanıyor, ardından da tatsız sonuçlanmış maceralarının kilit noktalarını sahneye koyuyor Layton. Orijinal grupla seçtiği kast arasında fiziksel benzerlikler minimumda olmasına rağmen bu denli organik bir film çıkarabilmesi ise tamamen uygulamaya koyduğu anlatım yönteminin birleşme noktalarıyla alakalı bana sorarsanız. İki ayrı film izletip belgeleme ile sinema sosuna bulandırılmış taraf arasında bir kontrast oluşturulabilecekken seyircinin öyküye yabancılaşmaması için öyle bir kokteyl yaratılmış ki hayran kalmamak elde değil. Türü yeniden tanımlayan hâlinin yanı sıra Amerikan rüyasıyla da epeyce alay ediyor ellerindeki tekst. Toz pembe çağın bittiği, yüksek faizlerin öğrencisinden finansçısına herkesi alaşağı ettiği istikrarsız bir ekonomide ışığı arayan toy delikanlılara boş vaatlerle büyütülmüş olmalarının ceremesini çektiriyor. Gerçi Layton’a kalmadan zaten birer multimilyarder olma hevesiyle doğaya bırakılan yirmilik oğlanlara hayat atacağı tokadı atmış. Film bunun üzerinden herkes piyango kazanacağını düşünür, ancak kimse bilet almaz diye katıksız aptallığın, popülere amade düşünce ekinimizin canını okuyor. Hem beklenmedik, hem de bir o kadar klişe esasında American Animals. Mizansenlerini birbirine tutturduğu yerlerde görmeye alışık olmadığımız bir bağa rastlasak da her parçası tekil olarak ele alındığında daha önce duyduklarımızı tekrar ettiğini fark ediyorsunuz. Dolayısıyla alkışın büyük bir kısmını biçime, sıradanlaşabilecek bir uyarlamaya can katan fikirlerine teslim etmek gerek. Yeni nesilin heyecan veren kariyerler inşa etmekle meşgul aktörleri (Evan Peters, Barry Keoghan, Blake Jenner ve henüz tanıştığım Jared Abrahamson) her katmanda bambaşka duygu fırtınalarında kaybolmuş bu oğlanları canlandırırken de ellerini korkak alıştırmayıp, biraz da esas ekiple tanışmamanın avantajını kullanarak özgürce hareket etmiş. Bir iki ufak karakteristik özellik haricinde birebir taklide varan dikkat dağıtıcı prostetik savaşlarına girişilmemesi de takdire şayan. Ama tabii tüm bunların ötesinde cilveli bir sinema egzersizi var karşımızda. Haylazlığının bilincinde bir anlatıcı eşi benzeri pek olmayan yöntemleriyle klasik soygun filmlerine selam yolluyor. Gerçek ile kurgu arasındaki sınırları seçtiği renklerle bile organize etmiş planlı bir zanaatkârlıktan bahsediyoruz ne de olsa. Ele aldığı beylerin tamamıyla hazırlıksız olması, ideal zamanlamadan, kılıktan, kaçış planından habersizliği de şimdilerde otuzlarını geçmiş jenerasyonla uğraşabilmek için büyük bir fırsat olarak kullanılmış üstüne üstlük. İşgal ettiği heist topraklarında denenmemişin peşinde, hem ticari hem de seyirciye karşı talepkar bir oyun diye de özetlenebilir. Geç kaldığımı bilerek şu küçücük platformumdan önerimi yapayım, görevim tamamlansın.
Fesat Mukayese: American Animals > Bottle Rocket

Yorum yazın...Cevabı iptal et

Exit mobile version