Minik bir sohbet…

Biz bize konuşmaya geldim bugün sevgili okuyucu, dost, Oscar Boy misafiri.

12 yıldır süregelen online maceramda closet terk etmek kadar pandeminin de bana çok katkısı oldu, hepiniz fark etmişsinizdir. Bunu şansımın yüzüme gülmesi olarak yorumlamak ya da yıllardır verdiğim emeğin karşılığını almak ve hatta pişmesem bile nihayet hayatla, dünyayla barışmam sayesinde kalemimin daha çok insana hitap etmesi olarak da özetlemek mümkün. Takdiri size bırakıyorum.

Birkaç senedir Digiturk’te gerçekleşen Oscar yayınlarına olan katkım, bu sene TRT’nin devreye girmesiyle sekteye uğradı. Ama bu sayede de önce Yekta Kopan’ın Youtube’ta yaptığı Oscar özel programında ufak bir kendimi gösterdim. Oradan Ege Başaran’ın Twitch kanalında haftalık yayınlara koştum. Pandemi sırasında ürettiğim içerik de hiç durmadığım için ilgi gördü derken kendimi Beyoğlu Sineması’nın bir parçası olan 1989’da Genel Yayın Yönetmeni olarak buldum.

Şimdi bu macera, FilmLoverss’ta devam edecek. Sosyal medyada bolca duyurduğumdan burada ikinci bir dikiş atmamın pek bir anlamı yok gibi gözükse de en çok aldığım sorulardan biri “Oscar Boy’a ne olacak?” olduğu için Oscar Boy’a hiçbir şey olmayacak yanıtını vermek istedim hepinizin huzurunda. Bugüne kadar herhangi bir yoğunluk beni durduramadığı gibi iki ayrı macerada GYY olarak çalışmak da engel teşkil etmeyecek önümde. Yalnız bu süreçte yazıları birkaç yere bölüştürmek durumunda kalabilirim. Ama bu tür mecburiyetlerimde bile sizleri linklemekten, Twitter üzerinden her türlü reklamı yapmaktan geri kalmayacağım, merak etmeyin.

Zaten benim nasıl bir deli olduğumu artık çözdüğünüzü düşünüyorum. Oscar Boy’un üstüne 1989 ve FilmLoverss haricinde daha ne ekleyebilirim diye kafa patlatıyorum şimdiden. Belki matbuda bir şeyler, Youtube’ta bir kanal, tam bağımsız bir festival, lubunyalara özgürlük, yurtta ve cihanda aşk… Benden daha deli olduğunu tanıdıkça anladığım patronum Utku Ögetürk’ü de gaza getirip (yoksa o mu beni gaza getiriyor bilemedim bak şimdi) türlü türlü haberlerle karşınıza çıkmaya devam ederim muhtemelen.

Neyse, çok uzattım yine lafı. Oscar Boy ölmedi, ölemez. Bu blog kapandığında Türkiye yasa boğulur, sektör çöker, lubunyalar isyan çıkarır diyerek noktayı koyayım, egomuz yürüsün. Bütün O.B. dostlarına ve OBA makarnacılara da selam olsun. Görüşürüz, hem de her yerde!

Not: Öne çıkan görsel olarak Nina Garcia’yı kullandım; çünkü GYY idolüm kendisi. Keşke sadece Marie Claire’i değil, dünyayı yönetse!

@umurtas | 1989 | FilmLoverss